Maç yorumuma önce Ankaragücü takımı ile başlayacağım. A.Gücü'nün oyun taktiği diğer maçlara oranla tamamen farklıydı. Bilhassa orta saha, topu çok iyi kullanan oyunculardan kurulduğu için Başkent ekibi maçın da hakimi oldu. Savunması da çok değişikti. Topu olanaklar ölçüsünde sahada tutarak oyuna yön verdiler. Hatta top kaleciye yaklaşınca, oyuna kalecinin paslarının da yön vermeye başladığını gördüm.

Fenerbahçe'ye gelince... Öncelikle futbolculara bir çift sözüm var; maalesef futbolcuların, giydikleri formanın sorumluluğunun hiç farkında olmadıklarını görüyorum. F.Bahçe gibi büyük bir takımda oynayan futbolcuların bu kadar çok pas hatası yapmaya hakları yoktur.

Bu kayıplar neden?
F.Bahçe neden bu kadar kolay kaybediyor? Tartışılması gereken 3 konu var:

1 Yeni teknik direktör Lorant'la oynanan 3 lig maçında kaybedilen 6 puan var. Zirve yarışındaki rakipleri puan kaybederken, şampiyonluğa oynayan F.Bahçe'nin mutlaka kazanması gerekirdi.

2 Çok önemli bir konu; savunma sistemi. Kaybedilen Samsun ve Ankaragücü maçlarına bakın. Hatta Kadıköy'de kazanılan İstanbulspor maçında dahi, savunmadaki futbolcuların verdiği açıklar, bu bölgedeki vahim sorunları açıkça gösteriyor.

3 Dünkü yenilginin bir başka önemli nedeni ve tartışılması gereken konusu da takım tertibi ve yapılmayan transferler.

Dün akşam A.Gücü'nün bu kadar hakim oynamasının nedenlerinin en başında F.Bahçe'nin son derece yavaş, temposuz bir futbol sergilemesi geliyor. Bu temposuz oyun, rakibe hem istediği gibi futbol oynama imkanı verdi, hem de maça kolaylıkla yön vermelerine yardımcı oldu.

Maçın hakemi Ali Aydın'a gelince; ilk yarıyı son derece tempolu, oyunu kesmeden idare etti. İkinci yarıda ise maçın hakimiyetini kısmen kaybetti.

Bir başka önemli konudan daha bahsetmek istiyorum. Son haftalarda moda olan koltukların kırılıp sahaya atılması sahnesini dün de üzülerek seyrettim.

Ve acı ama gerçek: F.Bahçe, kaybedilen bu puanları mumla arayacak.