Pazartesi gecesi Teke Tek programında, Radikal gazetesi yayın
yönetmeni İsmet Berkan'ın başlattığı "sol" tartışması vardı. Teke
Tek'in en önemli, en ilginç konuğu ise hiç kuşkusuz "eski tüfek"
Mihri Belli idi...
Yaşlanmıştı Mihri Belli. Bazı soruları rahatça duyamıyordu. Ama zihni
berraktı, gayet iyi çalışıyordu. Derdini kendisinden çok daha genç
olan Alev Alatlı'dan daha iyi anlattı örneğin...
Ancak Belli'nin söyledikleri içerik açısından bana tuhaf geldi.
Çünkü, bir ara Yunan İç Savaşı'nda, komünistlerin safında savaşmış
olan Mihri Belli, zaman içinde milliyetçi bir çizgiye gelmişti.
Sınıf analizi ile milliyetçi yaklaşımı bir araya getirmeye
çabalıyordu. Benzeri söylemlere sahip olan Türk milliyetçilerinden
farkı din konusundaydı. Ateist olduğunu apaçık söylüyordu. Ancak,
belirttiğim gibi, kendisini Marxist olarak kabul eden bir solcuya
'uymayacak' biçimde millet kavramının altını çiziyordu.
Bu konuda söyleyecek çok söz var. Burada şu notu düşmekle yetinelim:
Birçok kişi Berkan'ın sol üzerine yazılarını eleştirdi. Mete Tunçay,
Tuğrul Eryılmaz, Ruşen Çakır, Pınar Kür, Ömer Laçiner, Yıldırım
Türker, Nuray Mert ve Mihri Belli gibi... Bu kişilerin sayısı daha da
artacaktır. Ancak şunu görüyoruz: Berkan'ın yazısının "birleştirdiği"
solcular yazdıkça, aralarındaki farklar daha da ortaya çıkıyor.
Merak ediyorum: Mesela yukarıda adı geçen ve kendini solcu olarak
tanımlayan kaç kişi Mihri Belli'nin söylediklerinin altına imzasını
atardı?
(Okurlara not: E-posta adresimiz bir ara çalışmıyordu. Aksaklık
giderildi. Artık resmin yanındaki emreakoz@sabah.com.tr yazısını
tıklayarak, ekranda beliren pencereye fikir ve eleştirilerinizi
yazıp, bana ulaştırabilirsiniz.)