kapat
12.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 HYDEPARK
 ANKETLER
 SİNEMA
 SANAT
 MODA
 KİTAP
 MÜZİK
 TARİH
 GURME
 GEZİ
 OTOMOBİL
 YAT&TEKNE
 HIGH-TECH
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

2 milyonluk tasarruf

Anıtkabir inşaatı, en hummalı çalıştığı günlerde tasarruf tedbirlerinden nasibini alır. Projede tasarruf için, bir heyet kurulur. Tasarruf edilmesi planlanan miktar o zamanın parası 2 milyon liradır
DP Hükümeti döneminde çıkarılan tasarruf tedbirlerinden Anıtkabir de nasibini alır. Bu tasarruf tedbirleri çerçevesinde projeye ne gibi değişiklikler getirebileceğine dair 1950 yılı sonlarına doğru inşaatta bir toplantı yapılır. Bu toplantıya Cumhurbaşkanı Celal Bayar da katılır. Toplantıda mimari yapıda tasarrufa gidilmesi amaçlanmaktadır. Bunun içinde Atatürk'ün mozele binasının üzerinde bulunan taçın iptali düşünülmektedir. Şimdiye kadar bilinmeyen bu tasarruf tedbiri ve bu mimari özellik Mimar Mustafa Kemal Bağışgil'in notları arasında şöyle yer almıştı: Toplantıda söz aldım. Değiştirilmesini istediğiniz proje uluslararası bir yarışmada seçilmiş bir çalışmadır. Tercih nedeni de jüri raporunda belirtildiği gibi tepeyi taçlandırmasıdır. Eminönü Camii 46 yılda tamamlanmıştır. Büyük eserler zaman ister. Bizim yorgunluğumuz, hayali ile çalıştığımız bu eserin bitimiyle sona erecek. Tasarruf edilmesi planlanan para sadece 2 milyon liradır.

O toplantıda, Anıtkabir'in taçlı şekliyle, bittiğinde toplam 24 milyon liraya mal olacağına dikkat çeken Bağışgil, proje sahipleri susarken şöyle konuştu: Anıtkabir tüm projenin uygulanmasıyla toplam 24 milyona mal olacak. Bu da her vatandaşın 1 lirası demektir. Ama kaynak bulamıyoruz diyorsanız, temsili bir taş koyalım, üst kısmına para bulduğumuzda devam ederiz... Bu sözler üzerine sinirlenen Celal Bayar kızarak, "Atatürk senin bu sözlerini duysaydı, sana kızardı" dedi. Bu sözlere yanıt vermek isteyen Bağışgil'i yanındakiler ceketinden tutarak engel olur. Ama çıkarken öndekiler duyacak şekilde konuşan Bağışgil, "Atatürk bana kızmazdı. Çünkü o Süleymaniye Camii'ne ayak basarbasmaz 'Mimar Sinan'a bu eseri yaratma imkanını veren Kanuni'nin ruhu şad olsun' demişti." dedi.

TAÇ KAVGASI BİTMEDİ
Bu gelişme sonrası Anıtkabir inşaatının daha ucuz maliyetle ve süratle bitirilebilmesinin mümkün olup olmadığını araştırmak için bir de komisyon kurulur. Komisyon başkanlığına dönemin Bayındırlık Bakanlığı Müsteşarı Muammer Çavuşoğlu getirildi. Komisyonda ayrıca Prof. Paul Bonatz, Prof. Sedat Eldem, Prof. Emin Onat ve Doç. Orhan Arda'dan gibi isimler yer aldı ve ilk toplantı 20 Kasım 1950 tarihinde yapıldı.

Komisyonun hazırladığı raporda, ilk projede yer alan bazı mimari özelliklerden vazgeçilebileceği yer aldı. Bunların arasında ise Anıtkabir'de ATA'nın mozolesinin bulunduğu sutünlu büyük yapının üzerindeki taç idi. Komisyon raporu Başbakan Adnan Menderes'in başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu'nda incelenerek kabul edildi. Bayındırlık Bakanı Fahri Belen, bu tadil şekli ile Anitkabir'in Kasım 1952'de bitirilebileceğini anlattı. Böylece Anıtkabir yapımında iki sene kazanılmış olacaktı. Ayrıca inşa ve kamulaştırma bedelinden de 7 milyon TL'na yakın tasarruf edilecekti. Bu karar 30 Aralık 1950'de açıklandı. Böylece dört duvarında Milli Mücadele ve Türk inkılabını canlandıran kabartmalar bulunacak, ancak taç bölümünden vazgeçilecekti. Ve böyle de oldu taç rafa kaldırıldı...

İNÖNÜ'NÜN MEZARI SIRADA
Aradan geçen yıllar geçmiştir. Bağışgil, de mesleğinde yükselmiş, Bayındırlık Bakanlığı 2.Bölge'ye müdür olmuştur. Ancak yaşam çizgisi Bağışgil'i bir kez daha Anıtkabir'le yüz yüze getirecektir. Atatürk kadar sevdiği ve saydığı İsmet İnönü'nün ölümü Bağışgil'i yeniden Anıtkabir'e götürdü. İnönü'nün anıt mezarını yapmakta ona düştü. İnönü'nün de mücadele arkadaşının yanına gömülmesi kararlaştırılınca Bağışgil, 24 saat aralıksız çalışarak Anıtkabir'deki yer için anıt mezar proje ve planlarını yatı.

ALMAN ASPARAGASI
Anıtkabir inşaatın bitiminden hemen sonra Almanya'da Die Woche adlı bir dergide yayınlanan haber ortalığı karıştırır. Dergi, "Anıtkabir inşaatı Alman işçiler tarafından yapıldı" iddiasını ortaya atmıştır. 2 Ocak 1954 tarihinde resimli olarak yayınlanan bu dergideki iddialar ilk olarak Türk Yüksek Mimarlar Birliği'nin Başkanı Süleyman Kuranel'in dikkatini çeker. Dönemin Bayındırlık Bakanı Kemal Zeytinoğluda haber üzerine şu açıklamayı yollar: "Anıtkabir uluslararası bir yarışma sonucunda birinci olan üç projeden biri olan Türk mimarlar Profesör Emin Onat ve Doçent Orhan Arda tarafından hazırlanan projeye göre yapılmıştır. Anıtkabir heykelleri de Türk heykeltraşları arasında açılan yarışma sonucu kazanan eserleridir. Gerçeklerin okuyucularınıza duyurulmasını rica ederim"

Anıtkabir'de kim neler yaptı?
* Hüseyin Özkan: Arslan heykelleri.

* Zühtü Mürüdoğlu: Hürriyet, İstiklal, Mehmetçik, Başkumandanlık işlemeleri.

* Nusret Suman: Müdafai Hukuk, İnkılap, Misak-ı Milliye ve Sulh işlemeleri.

* Kenan Yontuç: Hitabet kürsüsü ve bayrak direği işlemeleri.

* İlhan Yontuç: Sakarya işlemeleri.

* Hakkı Atamulu: 23 Nisan işlemeleri.

* Tarık Levendoğlu: Kule ve mozole işlemeleri.

* William Johnson: Bayrak direği.

* Prof.Emin Onat ve Doç.Orhan Arda: Proje mimarları

* Demir çubuklar, Karabük Demir-Çelik Fabrikası'nda yapıldı.

* Çimentolar, Sivas Çimento Fabrikası'ndan getirildi.

* Çatı kaplamalarında kullanılan 100 tonluk kurşun levhalar Almanya'dan ithal.



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır