Birbiri ardına, birbirinden güzel oyunlar izliyorum.. Hem de özel tiyatrolarda.. Yerel, ya da genel bütçeden ödenek almadan, kendi güçleriyle ayakta duranlarda.. Bu ne demek?.. Seyircinin ilgisi yeniden tiyatroya dönüyor, demek..
Bu arada, benim yaşadığım Beşiktaş da, kentin yeni Tiyatro merkezi oluyor sanki..
Bu özel tiyatrolara kucak açan Beşiktaş Belediyesi, MKM (Mustafa Kemal Kültür Merkezi), Akatlar Kültür Merkezi, Melih Cevdet Anday Sahnesi ve Ortaköy Kültür Afife Jale sahnesi ile bayrağı en önde taşıyor. Bir de Ayfer Başkan zamanında kazandırılan BKM var ki.. Beşiktaş Kültür Merkezi..
Belediyelerin bu Kültür Merkezi yarışı, 2010 Avrupa Kültür Merkezi İstanbul'a da çok yakışıyor..
Geçen akşam gene BKM'deydim. Uğur Uludağ'ın son oyunu Sen Olmasaydın'ı izlemek için..
Uğur günümüzün en önde gelen mizah yazarlarından. Onu 2004'te Üçüncü Türden Yakın İlişkiler adlı fantastik oyunda tanımış ve hayran olmuştum. Birbiri ardından çok güzel oyunlar yazmaya devam etti, sinema ve televizyona da el atarken.. Ama Tiyatrosunu unutmadı.
Sen Olmasaydın, son zamanların modası kadın erkek ilişkileri üzerine bir güzelleme.. Evli mi, yoksa bir evde yaşayan sevgililer mi oldukları pek anlaşılmayan (Zaten önemli de değil) bir kadın bir erkek..
Tam bir Uludağ oyuncusu olduğunu her oyunda gösteren Yosi Mizrahi'den zerre şüphem yoktu ama, böyle bir sahne deneyimi ve sempatisi olan o müthiş Yosi'nin karşısında ilk kez böyle oyunu sürükleyen bir rol yüklenen Yağmur Kaşifoğlu'nu çok merak ediyordum. Genç Yağmur tipten tipe girmeyi gerektiren bu zor rolde, hem de Yosi'ye ezilmeden başarıyla oynadı.
Yosi, hele ikinci perdenin başında mizansen gereği salonda aldığı bir amatörle irticalen oynadığı bölümde, nasıl harika bir oyuncu olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Kısa rolüyle Gülden Avşaroğlu, hatta oyun gereği başarıyla yönettiği ışık masasını terk edip sahneye gelen Doğukan Cantimur da ne alkışlar aldı. Oyunla ilgili tek eleştirim, final sahnesi oldu.. Uludağ hiç gereksiz bir "Mesaj" takıntısıyla, Mahsun'un Güneşi Gördüm'deki hatasına düşmüş.. Bu tür çabalar, yazarın anlattıklarını yetersiz sandığını düşündürüyor seyirciye.. Oysa çok iyi anlatmışken. Uğur eleştirimi yürekten kabullendi, finali yeniden ele alacak.
Oyunu bu defa gencecik bir yönetmen Enginay Gültekin sahneye koymuş ve de çok iyi koymuş.. Uğur'un oyunlarındaki zaman zaman eleştirdiğim ritm ve tempo düşüklükleri ve sarkmalar bu defa yok..
Sen Olmasaydın başından sonuna keyifle izlenecek bir oyun!.. Sezon bitiyor, dikkat edin, kaçırmayın!..
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Bugünkü Tüm Yazıları
Tiyatro yeniden doğuyor!..
Yayın tarihi: 18 Nisan 2009, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/04/18//haber,F0C93125A85C46A5AB33DA89DB57FAEF.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.