kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
6 Nisan 2009, Pazartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
AYŞE ÖZYILMAZEL

Yazdım çizdim sazla sözden ibarettim

Telefon çalınca "Alo" demek, sesle. "Günaydın sevgiliiiim" demek, sesle. Tamam! "Bu cümleyi kurabilmen için önce sevgilin olması gerek Ayşe" demeyin canım, farz ediyorum yani, yazının havası gereği... Ahmet'ten gazeteleri istemek, sesle. Doğa Şarküteri'yi arayıp ekmek, süt siparişlemek, sesle. Evden çıktın, taksiyi çevirdin, şoföre istikameti söylemek... Hay aksi! O da sesle. Elini kolunu sallaya sallaya, adamın ensesine vura vura yolu tarif ettin, arabadan indin... Buluşma noktasına vardın. Süpersin! 100 puan sana. Ama bitmez! Mekana oturdun, garson geldi... "Ne yersiniz?, Ne içersiniz?" sorularını sıralıyor. Kafa sallıyorsunuz, garsonu kesmiyor.

DEFOLU KÖŞECİYMİŞİM
E yemek ısmarlamak, sesle. Günün çorbasını öğrenmek, sesle. Parmakla göstere göstere nihayet siparişi verdin. O sırada buluşacağın kişi geldi. Kısık kısık, yaza çize anlatmaya çalışıyorsun derdini. İş önemli! Karşındaki anlamayınca sinir basıyor, avaz avaz bağırmak istiyorsun. Kusura bakma ama bağırmak da sesle. En fenası şu; şarkı söylemek sesle! Düşünsenize ses yoksa şarkıyı mırıldanmak bile yok! Ses yoksa neler neler yok! Bugün (geçen cuma) anladım. Ah tek önemli sensin sağlığım. Sesimi kaybedince, sabah çalan telefona gözümü açıp da "Alooo" diyemeyince anladım. Her yanım tir tir titredi. Korkudan öldüm sanki. Koştum doktora. Ben de amma defolu köşeciymişim canım. Kızarıklık, grip falan derken doktor kuşu oldum iyice. Neyse, doktor soktu burnumdan, kulağımdan, boğazımdan bir şeyler... Naklen gösterdi ekranda içimi. Aman aman!

YA SESİN YA SİGARAN
Yanlış ses kullanımı ve faranjit el ele verince yanmış kül olmuş ses telleri. Bana konuşmak yok bugünlerde... İlaçları kullanmak, ses iyileşince, hocayla sesi doğru kullanmayı öğrenmek var. Bir de sigarayı bırakmak... Bırakamam sandığım sigarayı o an öyle bir bırakmışım ki, sigaranın kendisi bile inanamadı sevgili okur. Ya sesim ya sigaramdı. Sesimi seçtim düşünmeden. Öyle ürkmüşüm ki. Cuma demek hafta sonu demek. Fakat, yayına kısa süreli ara veren yazarınız evde... Sebep? Eh gece çıkmak sesle. Sebep? Şarkılara eşlik etmek, sesle. Arkadaşlarla çene çalmak, sesle. Çıkışta dilli kaşarlı ısmarlamak, sesle... Ve her yer sigara dumanı. Ben de evde oturdum bu hafta sonu, kırdım bacağımı. Arayanları mesajlıyorum; "SMS çekin sesim çıkmıyor!" Sağ olsunlar geçmiş olsun demek için geri arıyorlar. Hey Allah'ım. Bu arada ben amma konuşuyormuşum be! Laf aramızda konuşurken de çok şey kaçırıyormuşum. Konuşmayınca bakıyorsun, bakınca zamanla görmeye başlıyorsun, görünce de anlıyorsun.

ANLAYAMADIN YA...
Misal, şu masamın kenarında duran çiçek az sonra susuzluktan ölecekmiş, şimdi fark ettim. (Çok şükür kedim köpeğim yok.) Özetle; yalnız ve sessizim. Yazı yazarken başa alıp alıp Duman'dan o şarkıyı dinliyorum. Duman oldum belki ondan, sigarayı bıraktım belki ondan, kendimi bu şarkıda buldum sanki ondan. Ya da bundan, benden, derinden... Yeni albümlerinin ilk şarkısı; 'Dibine Kadar'. Kaan Tangöze yazmış. "Yazdım çizdim hayal ettim/ Sazla sözden ibaretim/ Arkamı döndüm emanet ettim/ Anlayamadın ya/ Aklım fikrim kaynayınca / Söz müzikle ağlayınca/ Kalbimi açtım ibadet ettim/ Anlayamadın ya/ Güldüm geçtim genceciktim/ Aşk içinde meşke daldım/ Kendimi buldum onu kaybettim/ Anlayamadın ya..." Ben anladım ya... Bu da geçer. Dersini alıp cebine koyunca, direnmeyip hayata uyunca, her şey geçer. Yeter ki duyurmaya değer sesimiz olsun, a dostlar. Heyyttt!


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın