Başbakan'ın eski basın danışmanı Akif Beki'nin
Radikal'de köşe yazmaya başlamasına olumlu bakanlardanım.
Bu dönemde,
Radikal gibi temelde muhalif bir aydın gazetesinde AKP kanadından bir sesin bulunması hiç fena değil.
Ancak ne yazık ki Akif Bey'i sürekli okuyamıyorum. Fikirlerine ters düştüğüm için değil, ama kullandığı Türkçe yüzünden. Ben dilimize tutkun ve izninizle iyi yazıp konuşan bir eski kuşak mensubuyum. Dil konusunda titizliğim, kendime göre kurallarım vardır.
Akif Bey, basınımızda ilk kez kendisi başlamadıysa da hiç onaylamadığım bir üslup kullanıyor. Çok kısa cümlelerle yazıyor ve de her cümlesinde satırbaşı yapıyor, her cümle ayrı bir paragraf oluşturuyor. Belki böylesi, okumaya pek alışık olmayan kesimi memnun eder, ama
Radikal gibi bir gazetede bu geçerli mi? Asıl sorun, bu uslubun dili ne kadar basitleştirdiği ve ayrıca birbirinin mantık olarak devamı olan, demek ki bir bütün olarak okunması gereken cümlelerin, bu bölünmeyle yitirdikleri. Bilmem anlatabiliyor muyum? Ben bu konularda öylesine hassasım ki, bir de bizden örnek vereyim. Yıllardır sevgili Yavuz Donat'ı da okumakta zorlanırım. Çok sevdiğim Anadolu'dan bize getirdiği yansımaları ilginç bulmama rağmen... Çünkü o da sık sık ve yerliyersiz, sözcükleri tırnak içine almaya meraklıdır. Oysa bu, ancak gerektiğinde kullanılması caiz olan tehlikeli bir silahtır. Ve bunu hemen her satırda yaparsanız, hem değeri yiter hem de yazının doğal bir nehir gibi akmasının önüne geçilmiş olur. Bilmem ne dersiniz?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Bugünkü Tüm Yazıları
Okumakta zorlandığım yazarlar
Yayın tarihi: 6 Mart 2009, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/03/06/cm/haber,5228D79D4F9541BA9EE96B9031DFB487.html
Tüm hakları saklıdır.