Deniz Barış'ın F.Bahçe'ye üstünlüğü getiren golü,
"Bunlar nasıl kaçar" dediğimiz beş pozisyonun arkasından geldi.
"İspat maçları" serisinin dördüncüsüydü aslında sahadaki. Fortis Kupası yarı finalinin ilk maçı olarak logolansa da, kulaklarına
"Bundan sonra hesabı sizden sorarız" kelimeleri üflenmiş oyuncu kadrosu kalite hesabı veriyordu. Cumartesi günü tempolu ve mücadele dolu geçen 90 dakikanın ardından, aynı konsantrasyonu ve hırsı koruyan iki takım seyrediyorduk. Bülent Uygun rövanşı da düşünerek beşli orta saha ile oynuyordu.
Kontrolü de çoğu zaman elinde tutmasına rağmen yaratıcı oyuncularını kenarda bırakmayı tercih etti. F.Bahçe orta sahasının yardımlaşması, geriye koşmaktan kimsenin sakınmaması ve ikili mücadelelerde ayakta kalan tarafın F.Bahçeli oyuncular olması da dikkat çekiciydi.
Saracoğlu'nun kendine özgü büyüsü içinde, üst üste iki maçta yakalanan müthiş ivme ile sanki bir karakter dönüşümüne tanık oluyorduk. Skordaki denge korunurken bile F.Bahçe'nin oyunu için eleştiri getireceğimiz çok az şey vardı. Pozisyon bulmuşlar, sertlikten yılmamışlar, inatlarını koruyup, sadece üç maç uzağında kaldıkları 26 yıllık hasretin tozunu alma kararlılığındaydılar.
Kendilerine üstünlüğü veya avantajı getirecek pozisyonları da yaratmış, rakiplerine ise aman vermeden oynamayı başarmışlardı. Sivas gibi iyi organize olmuş bir takımı dört gün ara ile iki kere yenmek her babayiğidin harcı değil. F.Bahçe'nin yapılan tüm transfer hatalarına rağmen, kadro kalitesinin yarıştaki rakiplerinden daha aşağı olmadığını, sadece doğru görevlendirmeyi beklediğini çok iddia ettik.
Bu değişimi yaratma düğmesine basan yönetimin genç isimleriydi.
Bu mesajı alan takımın ağır toplarıydı. Bu duruma müdahale etmemeyi tercih edip, Güiza'yı yanında ağırlamak zorunda kalan Aragones'di.
Kötü gidişe kendince buldukları mazeretleri kalmadığında da böyle mücadele etmek zorunda kalan F.Bahçe kadrosu oldu. Her gol için akıtılan ter ve harcanan emek değerliydi. Gerçekten de böylesine sert ve
'dikkat' dolu bir maçtan Bilica'nınki dahil dört gol bulup çıkarmak ustaların hakkıydı.
İlk düdük çalmadan önce
'dikkat' parolası taşıyan bu kritik 90 dakikanın, Turkcell Süper Ligi'nin kalan haftalarına yolladığı mesajın da
"Dikkat, dikkat; F.Bahçe geliyor" olması gerekir.
Kayseri'de herkesi bir gövde gösterisi bekliyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Yayın tarihi: 5 Mart 2009, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/03/05//haber,3F454DE3EB884C75A93D4C951E78FBFD.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.