Bildik bileli bir
"kehanet modası" vardır, hiç geçmez... Aslında
"üç vakte kadar kafana kuş pisleyecek" de bir kehanettir,
"seçimleri falanca kazanacak" beklentisi de... Hoşumuza gidene inanır, işimize gelmeyene aldırmayız.
Örneğin Rahmi Turan ustamız, iki sene önce,
"bu seçimde Deniz Baykal kendisinin bile ummadığı büyük bir başarı sağlayacak, çünkü Ali Şen'e sordum böyle dedi" yazmıştı!
Severim kehaneti...
Fallarda hep
"karşı cinsten bir sarışın size ilgi gösterecek" çıkar da o sarışın bir türlü ortaya çıkmaz, zarar yoktur.
Bir
"Gürcü Bacı" vardı altmışlı yıllarda, her yılbaşı gazete sayfalarında boy gösterir, her yıl da Zeki Müren'i mutlaka evlendirip çocuk sahibi yapardı...
Sonra bir de
"Kumkapılı Murat Reis" uydurdular, lodos patlayacağı zaman haber verirdi, hamsinin burnu kızarmış, hava dönecek...
Kehaneti severim.
Doğar doğmaz dile gelip
"kıyamet kopacak" diyen
"sakallı bebekler" bile gördük.
Fakat
"Marduk gezegeni" gelmeyecekmiş.
Çünkü biz o arada yeni bir imparatorluk kuracağımızdan, deccala gerek kalmıyor.
Richard Watson adında bir İngiliz
"fütürolog" (kâhinin kibarcası), ileride nelerin ortadan kalkacağını hesaplamış: 2016 yılında emeklilik, 2017 yılında mendil, 2027 yılında öğle yemeği, 2035 yılında orta sınıf, 2038 yılında
Avrupa Birliği, 2049'da gazete, 2050 yılında ölüm ortadan kalkıyor...
2024 yılında da
Paris Hilton ortadan kalkacakmış ama bunun ünlü hatun kişi mi yoksa Paris'teki Hilton Oteli mi olduğunu anlayamadık...
Watson bunları kitap yapmış satıyor, para verip alacak birçok yarı-aydın çıkacaktır. (Bunlar,
"Ölmeden Önce Yemeniz Gereken 100 Halt" gibilerden enayi tuzaklarına bayılırlar.)
Daha ciddi bir kâhin istiyorsanız (gazeteci falansanız), George Friedman var.
2040 yılına kadar eski Osmanlı toprakları üzerinde yeniden egemenlik sağlayacağımızı söylüyor.
Ve de gururumuzu fena halde okşuyor tabii... İmparatorluk bize uyar.
Fakat bu durumda, Turan İmparatorluğu yatar. Japonya ile ittifak kuracakmışız,
"Avrasyacılar" üzülsünler mi, sevinsinler mi, tam çözemedik. Neyse, artık kodesten çıkınca düşünürler.
Bir ara
"Ukrayna'ya saldıracağımızı" söyleyenler bile çıkmıştı. Friedman, asıl büyük savaşın Amerika ile TürkJapon ittifakı arasında çıkacağını belirtmiş. Avrasyacılar asıl buna bayılacaklar.
Asıl baklayı da en sonunda ağzından çıkarıyor:
Avrupa Birliği yıkıldı sayılır, çağırsalar da gitmeyin, siz İslam Birliği liderliğine oynayın!
Demiş ama, hemen arkasından
"Meksika dilini öğrenmeye bakın" diyerek bir çuval inciri batırmış. (İlkokul öğrencisi böyle laf etmez.)
Amerika'nın
"telkin ve temennileri" bu merkezde...
Şimdi Hillary Clinton geliyor ya, ABD Dışişleri Bakanı, gazeteci arkadaşlar kendisine bunları mı soracaklar?
Hayır,
"kocan Monica'ya saksafon çalmayı öğretirken neler hissettin" diye soracaklar.
Vallahi kehanet sektörü daha temiz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Yayın tarihi: 5 Mart 2009, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/03/05//ardic.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.