Okan araya nasıl "parça" koydu?

Okan Bayülgen'in yeni program konseptine "nostaljik" konuların daha çok yakıştığını yazmış, Cem Karaca ve Barış Manço'yu anma programlarının Disko Kralı'ndaki işleniş tarzını övgüye değer bulmuştum. Okan, keşfettiği bu yeni damar üzerinde çalışmaya devam ediyor. Disko Kralı bu hafta da 1970'li yıllarda Türk Sineması'nı esir alan seks filmleri furyasını masaya yatırdı. Bu köşenin yazarının da dahil olduğu bir nesil, cinsellik konusundaki "temel bilgilerini" bu filmler sayesinde edinmişti. Arzu Okay gibi pek çoklarını "ilk öğretmenimiz" olarak bellemiştik. Zira o dönem başka "şansımız" yoktu!.. Şimdiki gibi her şey "bir tık ötede" değildi... Okan tedirgindi. Çünkü konu çok hassastı. Nebil Özgentürk'ün getirdiği "belgeleri" bile kameraya göstermeye çekiniyordu. Stüdyodaki film afişleri mozaiklenmişti. Okan'ın bir ayağı sürekli frenin üzerindeydi. Yol çok "kaygandı" ve RTÜK'ün hız kurallarını ihlal etmemek gerekiyordu. Konuklardan Aydemir Akbaş anlatmaya koyuldu: "Bu işte çok para vardı. Önce mini etekliydi kızlar. 10 lira kazanıldı. Sonra 15 kazanmak için etek daha da sıyrıldı. Ardından 20 kazanmak adına eteği de çıkarttılar. Sonra..." Okan, araya girmek zorunda kaldı: "Orada duralım istersen Aydemir Ağabey!.." Seks filmleri furyası "erotik komedi" olarak başladı, iğrençlikler dizisi olarak gelişti ve sinemamızın 20 yıl duraklamasına, pek çok oyuncunun, yönetmenin ve yapımcının sektöre küsmesine neden oldu. Her ne kadar bir neslin seks olgusuyla tanışmasına yardımcı olsa da, sektörel açıdan bir başka neslin yitirilmesine sebep oldu. Bu kadar önemli bir konunun ilk kez bu kadar cesaretle ama bu denli "nahif" bir tarzda irdelenebilmesi ise ancak Okan Bayülgen zekası ve tecrübesiyle mümkün olabilirdi. Disko Kralı bir kez daha ne kadar usta bir ekran antikacısı olduğunu gösterdi. Eski püskü bir lambayı cilalayıp, içinden cin çıkarmayı becerdi. Eh, konu eski seks filmleri olur da, "araya parça koymaktan" söz edilmez mi? Parçayı programda Okan koydu: "Ben Galatasaray Lisesi'nde okurken, Beyoğlu'ndaki bir sinemada makinist olarak görev yapan bir arkadaşımız, bizi arayıp, 'Bugün dört matinesinde parça koyacağım' diye tüyo verirdi..." Nereden, nereye!...


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın