Siyaset dün sabah iki krizle uyandı.
İki krizin de nedeni paralel; siyasi çıkar...
İlkinden başlarsak...
Bazı icraatları eleştirilse de Ankara Keçiören Belediye Başkanı
Turgut Altınok önemli hizmetler yaptı; hep dürüst kaldı.
Altınok, belediye meclisi üyeliklerinde sorunla karşılaştığı için aday olmadığını ileri sürse de istifasının gerisindeki neden biliniyor; bir kadınla birlikte olduğu iddia edilen kaset...
Nitekim basın toplantısında partisinden üretilen bu yöndeki spekülasyonları durdurmadığı gerekçesiyle AK Parti yönetimine sitem etti; isim vermese de Büyükşehir Belediye Başkanı
Melih Gökçek 'i suçladı.
Aktarıldığına göre, basın toplantısından önce bir grup AK Parti milletvekili ve dostlarıyla görüşmesinde de Altınok, Gökçek'i isim vererek suçlamış.
"Gökçek'e karşı asıl mücadelem şimdi başlıyor..." demiş.
Altınok: Görüntüdeki değilim Bir haftadır ortada dolaşan bir bayanla ilişkisinin sergilendiği iddia edilen kaset konusuna gelirsek...
Yakın arkadaşı bir milletvekilinin,
"Bazen şeytanın aldattığı zamanlar yaşamış olabiliriz" sözüne Altınok şu tepkiyi göstermiş:
"O kişi olsam açıkça söylerdim. Bu iddia 2004 seçiminde de gündeme getirildi. Bugün de adaylıkların kesinleşmesine bir gün kala yine aynı şeyi yaptı. Parti de Gökçek'e dur diyemiyor. Kasetteki adam değilim. Kasetle ilgili tespit davası açıyorum, mahkeme kararını verir..." Her ne kadar istifası kasete bağlansa da Altınok'un adaylıktan çekilmesinde belediye meclis üyelikleri ile ilgili anlaşmazlığın payı da az değil...
Gökçek ile ilçe belediyeleri arasında belediye meclis üyelikleri konusunda yaşanan çekişme Altınok ile daha ağır geçmiş.
Sonuçta
"Keçiören'de bana Büyükşehir'de Mansur Yavaş'a (MHP adayı)" diye propaganda yaptığı ileri sürülen Altınok adaylıktan çekildi.
Bu kararın Gökçek'in elini rahatlattığı söylenebilir.
Ancak Altınok'un Ankara seçmeninin üçte birini barındıran Keçiören'deki etkisi de unutulmamalı, adaylıktan çekilmesinin iyi bir ismi aday yapan MHP'nin işine yarayacağı da görülmeli.
Baykal: Sevigen'i dinledim Gelelim Belediye Meclis adaylığı ile ilgili sıkıntının farklı bir şekilde yaşandığı CHP'ye...
CHP lideri
Deniz Baykal 'a dün Meclis'teki odasında İstanbul İl Başkanı
Gürsel Tekin 'in istifa girişimine neden olan krizin nedenini sordum.
"Her seçim döneminde yaşanan gelişmeler" dedi.
Sorunu çözmek için iki parti yöneticisinin sabaha kadar uğraştığını aktardı.
Belediye meclis adayları nedeniyle kriz yaşandığını söyleyip ekledi:
"Ricada bulundum. Arkadaşlar anlayışlı davrandı, çözüldü..." Parti teşkilatının Isparta'da aday çıkarmayıp, Demokrat Parti adayını destekleme eğilimine de karşı çıktı,
"Bayan adayımızı gösterelim" talimatını verdi.
Genel Sekreter Yardımcısı
Mehmet Sevigen ile ilgili iddiaları anımsattığında,
"Bana gelip açıklamalarda bulundu. Basın toplantısı yapacağını söyledi. İyi olur dedim..." deyip sustu.
Sevigen'in parti yönetiminden istifasının söz konusu olup olmayacağı soruma ise
"Bu yönde bir niyet açıklamadı" yanıtıyla yetindi.
İzlenimim Baykal'ın da gelişmelerden rahatsız olduğu.
Geçmiş seçimlerde de görünen ancak fazla ortaya çıkmayan belediye meclis üyeliği adaylığı kavgası bu kez daha sert yaşanıyor.
Neden de belli; rant gelirlerinin artması...
Türkiye'nin bu sorundan kurtulmasının çözümü de belli; biran önce Meclis Siyasi Etik Komisyonu kurulmalı.
Yoksa gelecek seçimde her partide kavga daha ağır geçecek.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Yayın tarihi: 18 Şubat 2009, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/02/18//sarikaya.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.