kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
10 Şubat 2009, Salı
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

"Çatlı'yı basından tanıyorum"

10.02.2009
İşte Mehmet Ağar'ın Susurluk'un kilit isimleriyle ilgili yaptığı açıklamalar:

* ABDULLAH ÇATLI (Susurluk kazasında öldü, 1978'de Ankara Bahçelivler'de 7 TİP'linin öldürülmesiyle ilgili davanın aranan sanığı): Tanımam, basından meydana gelen kazadan ötürü ismini duymuştum.

* SEDAT BUCAK (Susurluk kazasında yaralı kurtulan DYP eski milletvekili): Tanırım, babam 1957 yılında Urfa Emniyet Müdürlüğü yapmıştı, o dönemden Bucak ailesini tanıyordu. Ben 1993'te Emniyet Genel Müdürü olduktan sonra bu şahsı tanıdım, o günlerde PKK terör örgütü, Bucak aşiretinin yanlarında değilse, en azından tarafsız olmasını istiyordu, ben de kendisi ile görüştüm. Kendisi 1980'den önce de devletin yanındaydı ancak 'amcam cezaevlerine düştü benim de sonum öyle olmasın' dedi. Ayrıca 'devlet hükümet destek verirse olurum' dedi. Ben de gerekli kurumlarla görüştüm. Bucak ve aşireti devlet yanında yer aldı.

* HÜSEYİN KOCADAĞ (Susurluk kazasında öldü, eski İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı): Tanıyorum, özellikle Hakkari ve Diyarbakır'da özel harekat şube müdürlüğü görevinde bulundu. Siverek'te emniyet amiri olarak çalıştı. Sedat Bucak ile arkadaşlığı bulunduğundan Bucak aşiretinin koruculuğu kabul etmesinde rolü oldu.

* TARIK ÜMİT (1995'te öldürülen MİT görevlisi, cesedi bulunamadı): Bu şahsın kaybolması hadisesi olduğunda MİT'te daire başkanı olarak görev yapan Mehmet Eymür beni aradı. 'Tarık Ümit'in kaybolmasıyla polislerin ilgisi olabilir' dedi. Yanılmıyorsam o tarihte Emniyet Genel Müdürüydüm, ben ilgisi olamayacağını sanıyorum, araştırayım dedim. İstanbul emniyetine sordurdum, Ümit'in kaybolması ile ilgili emniyet teşkilatından herhangi bir görevliye müraacat olmadığını öğrendim, daha sonra da Mehmet Eymür beni aramadı, ben de konuyu çözmüşlerdir diye düşündüm.

* AYHAN ÇARKIN (Susurluk hükümlüsü eski özel harekâtçı): İstanbul Emniyet Müdürü ya da muavini olarak çalıştığım dönemde temayüz etmiş bir memur olarak biliyorum.

* İBRAHİM ŞAHİN (Ergenekon tutuklusu, eski Özel Harekât Dairesi Başkan Vekili): Tanırım. Terörle mücadelede birçok hizmeti olan kişidir. Başarılarından dolayı bu kişi daire başkanlığı görevine getirilmiştir.