kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
8 Ocak 2009, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
YAVUZ DONAT

Ankara toz duman

Ne yeni yılmış ama...
Önce "doğalgaz zehirlenmesi" oldu, Ankara ayağa kalktı.
Ardından Gazze'de bombalar patladı, Ankara'da yer yerinden oynadı.
Ve dün de Ankara "Ergenekon'la uyandı."
Ortalık "toz duman."
"Göz gözü görmüyor."
"Bu çeşit işlerin" şakası olur mu?
Bal gibi oluyormuş.
Dün Ankara'da "en yaygın şaka" buydu.
Birbirine "seni de içeri alacaklar" diye takılan, o kadar çoktu ki.
"İçeri almak" dedik de aklımıza geldi.
Biz de "birine" takıldık.
Ama "Ergenekon konusunda" değil.
"Başka" konularda.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'la konuşuyorduk.
"Nâzım Hikmet'i övmeye başlayınca" sözünü kestik:
- Bakan olduktan sonraki eylem, işlem ve Nâzım'a dair bu söylemlerinizden dolayı sizi kutluyoruz kutlamasına da... Bunları eskiden yapmış olsaydınız acaba nerede olurdunuz?.. Yanıtını da verelim: İçerde.
Ertuğrul Günay başladı gülmeye:
* Bunları 1990'dan önce yapsaydım, söyleseydim "DGM'de olurdum."
* 1980'den önce ise "Sıkıyönetim'de."
Yaşamak güzel şey.
"Kimi" yaşıyor, Bakan oluyor.
Kimi de ya "zindanda çürüyor" ya da "gurbette" ölüyor.
"Değişimi, bugünü" göremeden.