| 6 Ocak 2009, Salı |
Bakanlardan, Nazım Hikmet değerlendirmesi
Giriş Saati : 06.01.2009 15:12
Güncelleme : 06.01.2009 21:53
Güncelleme : 06.01.2009 21:53
Kabine üyeleri, 1951 tarihinde bakanlar kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından çıkarılan ünlü şair Nazım Hikmet'in Türk vatandaşlığına tekrar alınmasına yönelik düzenlemeyi değerlendirdiler.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, uzun bir aradan sonra gündemden hiç düşmeyen Nazım Hikmet'in yeniden Türk vatandaşlığına geri alınmasına yönelik Bakanlar Kurulu kararını, "Doğru bir karar olarak" değerlendirdi. Çiçek şöyle dedi:
"Eski Türk Ceza Kanunu'nun 141 ve 142. maddesine göre 25 Temmuz 1951'de Türk vatandaşlığından çıkarılmış olan Nazım Hikmet'in tekrar Türk vatandaşlığına dönmesine imkan veren bir Bakanlar Kurulu kararı var. Uzunca bir zamandan beri Türkiye'de tartışma konusu olan bu konu da ümit ediyoruz ki gündemden düşmüş olacaktır. Doğru bir iş yapmış olduğumuzu düşünüyoruz. Esasen Türk vatandaşlığından çıkarılmasını gerektirecek yasa maddeleri geçmiş dönemlerde ortadan kaldırılmıştır. Kaldı ki 2002 yılı bütün dünyada UNESCO tarafından Nazım Hikmet yılı ilan edilmiştir. Tüm dünya edebiyat çevrelerinde Nazım Hikmet takdir gören, saygı duyulan bir isim olması hasebiyle artık gereği, anlamı kalmamış, hukuki dayanakları kalmamış bu kararın da ortadan kaldırılması gerekmekteydi."
Devlet Bakanı Sadit Yazıcıoğlu da, bu kararın altında kendisinin de imzası olduğunu belirterek, "Her şeyin bir vakti ve zamanı var. O zaman da şimdi doğdu, olması gereken bir şey ve de oldu" diye konuştu.
HÜKÜMETİN AÇILIMLARI ARASINDAYDI
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen ise, kararın aslında Hükümetin açılımları arasında yer aldığını ifade ederek şunları söyledi:
"Seneler sonra yeniden Türk vatandaşlığının verilmesi olması gereken şeydi. Gerek yeniden Türk vatandaşlığına kazandırılması, gerekse Türk şiirini edebiyatını yeniden dünyaya tanıtması açısından gerekli bir açılım oldu. Bu da Hükümetimizin açılımları arasındaydı. Demokratik bir ülkede olması gereken de buydu"
"NAZIM HİKMET VE'3Y' PROJESİ"
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı ise Bakanlar Kurulu kararından duyduğu memnuniyeti dile getirerek şunları kaydetti:
"Aslında daha önce alınsaydı bu karar tabi daha iyi olurdu. Yıllarca vatan hasreti çekti Nazım Hikmet. Eski Türk Ceza Kanunu'nun 141 ve 142. maddesine göre 25 Temmuz 1951'de Türk vatandaşlığından çıkarılmış olan Nazım Hikmet'in tekrar Türk vatandaşlığına dönmesine imkan veren bir Bakanlar Kurulu kararı var. Bu kararı bu hükümet aldı. İktidar anlayışımız çerçevesinde önemli bir sorunu da çözmüş olduk" şeklinde konuştu.
Bu karanın AKP iktidarının "3Y" (Yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar) formülü çerçevesinde yapıldığını da dile getiren Yazıcı, "7 yıllık iktidar dönemimizde aslında hep bu tür demokratik açılımlar yaptık. Kısa bir süre bu açılımlara ara versek de son zamanlarda bu açılımlara yeniden devam ediyoruz" dedi.
"NAZIM HİKMET HAYRANIYIM"
Devlet Bakanı Nimet Çubukçu da, bir Nazım Hikmet hayranı olduğunu ve bu kararın ardından da son derece mutlu olduğunu söyledi. Çubukçu, "Aslında Türkiye her açıdan demokratik bir olgunluğa adım atıyor. "AKP'de bu da oldu' diyenler var. Demokratik ve özgürlük kavramının içselleştirme konusunda çıtanın çok yükseğe kaydığını düşünüyorum. Hayırlı olsun diyorum" dedi.
DAHA ÖNCE BU KARAR ALINMALIYDI
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, kararın yıllar önce alınması gerektiğini savunarak, "Son derece makul bir uygulama. Keşke daha önce bu düzenleme yapılsaydı. 2 bin yılından beri gündemde olan, tartışılan ama bir türlü gerçekleşmeyen bir konuydu. Bugün bu yapıldı. Çok doğru bir karar aldık" dedi.
(ANKA)
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, uzun bir aradan sonra gündemden hiç düşmeyen Nazım Hikmet'in yeniden Türk vatandaşlığına geri alınmasına yönelik Bakanlar Kurulu kararını, "Doğru bir karar olarak" değerlendirdi. Çiçek şöyle dedi:
"Eski Türk Ceza Kanunu'nun 141 ve 142. maddesine göre 25 Temmuz 1951'de Türk vatandaşlığından çıkarılmış olan Nazım Hikmet'in tekrar Türk vatandaşlığına dönmesine imkan veren bir Bakanlar Kurulu kararı var. Uzunca bir zamandan beri Türkiye'de tartışma konusu olan bu konu da ümit ediyoruz ki gündemden düşmüş olacaktır. Doğru bir iş yapmış olduğumuzu düşünüyoruz. Esasen Türk vatandaşlığından çıkarılmasını gerektirecek yasa maddeleri geçmiş dönemlerde ortadan kaldırılmıştır. Kaldı ki 2002 yılı bütün dünyada UNESCO tarafından Nazım Hikmet yılı ilan edilmiştir. Tüm dünya edebiyat çevrelerinde Nazım Hikmet takdir gören, saygı duyulan bir isim olması hasebiyle artık gereği, anlamı kalmamış, hukuki dayanakları kalmamış bu kararın da ortadan kaldırılması gerekmekteydi."
Devlet Bakanı Sadit Yazıcıoğlu da, bu kararın altında kendisinin de imzası olduğunu belirterek, "Her şeyin bir vakti ve zamanı var. O zaman da şimdi doğdu, olması gereken bir şey ve de oldu" diye konuştu.
HÜKÜMETİN AÇILIMLARI ARASINDAYDI
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen ise, kararın aslında Hükümetin açılımları arasında yer aldığını ifade ederek şunları söyledi:
"Seneler sonra yeniden Türk vatandaşlığının verilmesi olması gereken şeydi. Gerek yeniden Türk vatandaşlığına kazandırılması, gerekse Türk şiirini edebiyatını yeniden dünyaya tanıtması açısından gerekli bir açılım oldu. Bu da Hükümetimizin açılımları arasındaydı. Demokratik bir ülkede olması gereken de buydu"
"NAZIM HİKMET VE'3Y' PROJESİ"
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı ise Bakanlar Kurulu kararından duyduğu memnuniyeti dile getirerek şunları kaydetti:
"Aslında daha önce alınsaydı bu karar tabi daha iyi olurdu. Yıllarca vatan hasreti çekti Nazım Hikmet. Eski Türk Ceza Kanunu'nun 141 ve 142. maddesine göre 25 Temmuz 1951'de Türk vatandaşlığından çıkarılmış olan Nazım Hikmet'in tekrar Türk vatandaşlığına dönmesine imkan veren bir Bakanlar Kurulu kararı var. Bu kararı bu hükümet aldı. İktidar anlayışımız çerçevesinde önemli bir sorunu da çözmüş olduk" şeklinde konuştu.
Bu karanın AKP iktidarının "3Y" (Yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar) formülü çerçevesinde yapıldığını da dile getiren Yazıcı, "7 yıllık iktidar dönemimizde aslında hep bu tür demokratik açılımlar yaptık. Kısa bir süre bu açılımlara ara versek de son zamanlarda bu açılımlara yeniden devam ediyoruz" dedi.
"NAZIM HİKMET HAYRANIYIM"
Devlet Bakanı Nimet Çubukçu da, bir Nazım Hikmet hayranı olduğunu ve bu kararın ardından da son derece mutlu olduğunu söyledi. Çubukçu, "Aslında Türkiye her açıdan demokratik bir olgunluğa adım atıyor. "AKP'de bu da oldu' diyenler var. Demokratik ve özgürlük kavramının içselleştirme konusunda çıtanın çok yükseğe kaydığını düşünüyorum. Hayırlı olsun diyorum" dedi.
DAHA ÖNCE BU KARAR ALINMALIYDI
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, kararın yıllar önce alınması gerektiğini savunarak, "Son derece makul bir uygulama. Keşke daha önce bu düzenleme yapılsaydı. 2 bin yılından beri gündemde olan, tartışılan ama bir türlü gerçekleşmeyen bir konuydu. Bugün bu yapıldı. Çok doğru bir karar aldık" dedi.
(ANKA)
Yayın tarihi: 6 Ocak 2009, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/01/06//haber,EB6CDC6288E14FFB987C888B685D4BCE.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.
Siyaset Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Gizlilik Bildirimi | Künye / İletişim | Bize Ulaşın
 |
Copyright © 2003-2009 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|