Gazze’de yaşayan Hajjar çiftinin 4 çocuğu bulunuyor.
'Korku filmi gibi, sivilleri vuruyorlar'
Tolga TEKİN / SABAH-AA
04.01.2009
İzmir'de 13 yıl önce öğrenim gördüğü Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni yarım bırakarak, okulda tanıştığı avukat Nasır El Hajjar (41) ile evlenip Filistin'e giden Türk kızı Burcu Hajjar (31), şimdilerde İsrail'in füzeli saldırısında ailesiyle baş başa ölüm kalım mücadelesi veriyor. 4 çocuğu ve avukat eşiyle birlikte ateş altında hayatta kalma mücadelesi veren Burcu Hajjar'ın, İzmir'in Hatay semtinde oturan gözü yaşlı annesi Zehra Koca, irtibat kuramadığı kızının, damadının ve torunlarının Türk makamları tarafından acilen kurtarılmasını istiyor. Bu arada gözü yaşlı annenin Gazze'de yaşayan damadına Anadolu Ajansı ulaştı. Telefonla görüşülen Burcu Hajjar'ın eşi Nasır El Hajjar, "Gazze'de doğdum, Gazze'de ölmek istiyorum. Doğduğum toprakları, evimi, işimi bırakmak istemiyorum'' diyor.
EKMEK YOK, PİRİNCİMİZ BİTİYOR Ölülerin ve yaralıların yerlerde yattığını, çok riskli olduğu için ambulansların bölgeye giremediğini anlatan Najjar, tanık olduğu dehşeti şu şekilde anlatıyor: "Tam bir korku filmi gibi, yaralılar kurtarılmayı bekliyor. Bizim evimize de füze parçası isabet etti. Hem bomba seslerinden, hem korkudan uyuyamıyoruz. Patlamalardan evimiz sallanıyor. Ekmek yok, pirincimiz de bitmek üzere. Marketler kapalı. Dışarı çıkmak çok riskli. Saldırının ilk günü kalp hastası olan annemi ilaç bulamadığımız için kaybettik.'' Türk Konsolosluğu'nun kendilerine "tahliye'' önerisinde bulunduğunu ifade eden Najjar, yaşananları "katliam" olarak tanımlayarak şöyle devam ediyor: "Kardeşlerim de burada. Burada avukatlık yapıyorum. Doğduğum toprakları, evimi, işimi bırakmak istemiyorum. Eşim Burcu'ya biri 4 aylık olan 4 çocuğumuzla birlikte Türkiye'ye dönmek istiyorsa dönebileceğini söyledim. Beni de burada bırakmak istemiyorlar. 'Ailemi kurtarayım, buradaki insanlar ölsünler' diyemem. Sivilleri öldürüyorlar. Bizim evimizin yanına füze attılar, bir bakıma siviller zırh olarak kullanılıyor.''