kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
26 Kasım 2008, Çarşamba
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Asgari ücret komisyonu 15 Aralık'ta toplanacak

Giriş Saati : 26.11.2008 13:47
Güncelleme : 26.11.2008 17:17
Yeni Haber
Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısı sona erdi. Komisyon, 15 Aralık 2008'de çalışmalarına devam edecek.

İŞVERENİN TARAFININ GÖRÜŞÜ

Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda işveren heyetine başkanlık eden TİSK temsilcisi Ali Nafiz Konuk, asgari ücretin tespitinde ''geçmişteki fiyat artışlarını yansıtma modelinin bu yıl terk edilmesini'' isterken, işçi kesimi temsilcisi Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nihat Yurdakul ise ''çalışanın ailesinin de dikkati alınması'' gerektiğini söyledi.

TİSK temsilcisi Konuk, komisyonun, küresel krizin olumsuz etkilerinin Türkiye'ye yansımaya başladığı bir dönemde faaliyete geçtiğini, bu nedenle işinin zor olduğunu söyledi. Şimdiden ihracattaki düşüş ve iç pazardaki talep daralmasının üretim kısıtlamalarına yol açtığını ve sanayide kapasite kullanımını düşürmeye başladığını ifade eden Konuk, yeni yatırımlarının askıya alınışı, şirket kapanmaları ve işsizlik artışı gibi son derece olumsuz etkilerin ortaya çıktığını anlattı. Konuk, bu zor dönemi atlatabilmek için işverenler kadar sendikalar ve işçilerin de sorumlu davranması, işletmelerin rekabet gücünü yok edecek taleplerde ısrarcı olunmaması gerektiğini vurguladı.

Konfederasyonlarının hükümete krize karşı alınması gereken önlemleri içeren bir rapor sunduğunu dile getiren Konuk, gelecek yıl krizin ağırlığının daha da hissedileceğinin tahmin edildiğini ifade etti. Asgari ücretin ekonominin seyrini belirleyen temel faktörlerden biri olduğunu kaydeden Konuk, ''İçinde bulunduğumuz bu zor dönemde asgari ücret artışının son derece dengeli ve dikkatli biçimde tespit edilmesi gerekmektedir'' dedi.
Konuk, asgari ücret artışının işletmelerin ücret dengelerini bozmayacak, rekabet güçlerini zayıflatmayacak bir düzeyde olması gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

''Yapılacak tespit, çalışanlara ve çalıştıranlara fayda getirmenin yanında, işletmelerin varlığını korumaya yönelik de olmalıdır. İşletme olmazsa ne işveren ne işçi ne de sendika olur. Bütün bu nedenlerle geçmişteki fiyat artışlarını yansıtma modeli, bu yılki tespitte terk edilmelidir. En az ücretin brüt düzeyinin artırılmasında 2009 yılı enflasyon hedefi esas alınmalı ve asgari ücretin üzerindeki vergi ve sigorta primi yüklerinin azaltılması suretiyle çalışanın eline geçecek net ücrette artış sağlanmalıdır.''
Konuk, işveren payında yapılan 5 puanlık sigorta indirimini olumlu bulduklarını ancak yeterli olmadığını savunarak, hükümetten istihdamın üzerindeki yüklerin azaltılması konusunda yeni adımlar beklediklerini dile getirdi. Konuk, Türkiye'de uygulanan asgari ücretin AB'nin resmi istatistik kurumu Eurostat'a göre 9 AB üyesi ülkeden daha yüksek olduğunu ve kişi başına milli gelire oranının yüksekliği açısından da Türkiye'nin AB üyesi ülkeler arasında ikinci sırada bulunduğunu söyledi.

Türkiye'de işsizlerin çoğunluğunun ilk defa işe girecek olan ve eğitimli genç insanlardan oluştuğunu anlatan Konuk, genç işsizlikle mücadele için yaşa göre farklılaştırma kriterinin AB'deki yaygın uygulama paralelinde 16'dan 25 yaşa yükseltilmesi gerektiğini dile getirdi.

Konuk, Türkiye'de asgari ücretle çalışıyor görünen ve toplu iş sözleşmesinden yararlanan bir işçinin 2008 yılının ikinci yarısında iş yerine aylık maliyetinin ortalama bin 300 YTL olduğunu ifade ederek, bu durumun toplu iş sözleşmesi uygulanan ve uygulanmayan iş yerleri arasında haksız rekabete yol açtığını söyledi. Bu nedenle toplu iş sözleşmesi uygulanan ve uygulanmayan iş yerleri için farklı düzeylerde asgari ücret belirlenmesinin gerektiğini belirten Konuk, toplu iş sözleşmesi uygulayan iş yerlerinde yasal asgari ücretin uygulanmaması, asgari ücretlerin işçi ve işveren kesimlerince belirlenmesi gerektiğini öne sürdü.

''ASGARİ ÜCRET VERGİ DIŞI BIRAKILMALI''

İşçi kesimi adına açıklamalarda bulunan Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nihat Yurdakul, komisyonun krizin aşılmasına ciddi katkılar sağlama olanağı bulunduğunu söyledi.

Asgari ücretin toplumdaki toplam satın alma gücünü artırıcı bir kaldıraç olarak görülmesi gerektiğini ifade eden Yurdakul, öncelikle asgari ücretin vergi dışı bırakılmasını talep etti. Bu durumda ilk akla gelecek durumun, kamunun uğrayacağı vergi kaybı olduğunu dile getiren Yurdakul, tüm dünyada vergi indiriminin ekonomiyi canlandırıcı bir araç olarak uygulamaya konulduğunu kaydetti. Yurdakul, sigortalıların çoğunluğunun asgari ücretli olması nedeniyle vergi dışı bırakılmasının ekonomiye ciddi bir satın alma gücü sağlayacağını savundu.

Çalışanların amacının kendileri ve aileleri için insanca yaşam standartları sağlamak olduğunu dile getiren Yurdakul, asgari ücretin hesaplanmasında çalışanın ailesinin de dikkate alınmasını istedi. Yurdakul, kriz ortamında ailelerin satın alma gücünü artırmanın sosyal devletin asli görevi olduğunu ifade ederek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'ten Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'la asgari ücretin hesaplanmasında asgari ücretlinin yanı sıra ''aile unsuru da dikkate alınır'' ibaresinin konulmasını talep ettiklerini belirtti.

Komisyonun çalışma esaslarını belirleyen yönetmelik gereği, Türkiye İstatistik Kurumuna (TÜİK) yetişkin bir işçiye gerekli olan gıda harcamasından yola çıkarak asgari yeter ücreti hesaplattığını ancak 2002'den bu yana hep bu rakamların altında bir asgari ücretin açıklandığını belirten Yurdakul, bu yıl komisyonun ekonomik konjonktürü dikkate alarak, söz konusu hesaplamanın ne kadar üstüne çıkabileceğini müzakere etmesi gerektiğini söyledi. Yurdakul, asgari ücretin ulusal düzeyde ve tek ücret olarak belirlenmesinin önemine işaret ederek, aksi takdirde bölgesel farklılıkların derinleşeceğini iddia etti.

''İfade ettiğim temel ilkelerimiz esas alınarak belirlenecek asgari ücret, bulunduğumuz küresel krizden çıkmamız için önemli bir araç niteliği kazanacaktır'' diyen Yurdakul, krizden çıkmak için doğalgaz, elektrik ve akaryakıt fiyatlarının da düşürülmesi gerektiğini ifade etti.

AA