| 15 Kasım 2008, Cumartesi |
İLİŞKİLİ HABERLER
Anılarda İstanbul
14.11.2008
Hülya Koçyiğit
Çocukluğum Kuzguncuk'ta geçti. Orada çok güzel şeyler yaşadım. Kuzguncuk, birçok dinin bir arada yaşamayı başardığı, İstanbul'un özel muhitlerinden biriydi aynı zamanda. Herkes dua etmeye kiliseye de giderdi, sinagogdaki bir düğüne de giderdi. Eğer biri vefat etmişse din farkı hissettirilmezdi.
Profesör Dr. Hüsrev Hatemi
İstanbul halkı sık sık meslek değiştirmezdi. Saka, saka olarak yaşar ve ölür, muslukçu Kirkor Lefter ustalar aynı şekilde yaşar ve ölürdü. Yoğurtçular, 1960'lı yıllar bitinceye kadar omuzdan askıyla taşınan yoğurt kapları ile 'Silivri yoğurdu gaymaah,' bağırışlarıyla geçtiler. "Akşam simidi gevreeek," de simitçilerin bağırışıydı.
Nilüfer
İstanbul'un bütün güzelliklerinin yanı sıra olumsuz bir yanı ise çok kalabalık olması. Bu kadar kalabalıkta kargaşa da bol oluyor tabii. Trafik ve gürültü herkes için olduğu gibi benim için de büyük bir sorun teşkil ediyor. Bunun dışında bu şehir bir cennet parçası. Hayatımın tüm dönüm noktalarını, acısı ve tatlısı ile her şeyimi bu şehirde yaşadım. Yani doğumum, babamın vefatı, çocukluk anılarım.
Rahmi Koç
Emirgan'da eski çınar altında akşamları mutena kimseler gelir çay, kahve içer, nargile tüttürür, mısır, helva yerlerdi. Güzel sohbetler olurdu. Bilhassa Yahya Kemal Beyatlı'nın bulunduğu sohbetler çok keyifliydi. İnsanın şair olacağı gelirdi. Emirgan'dan mehtap seyretmek başka türlü güzeldi.
Sezen Aksu
İstanbul sevdam sokak aralarında kaybolarak başladı diyebilirim. İstanbul'a geldiğim ilk günlerde, bu şehri yürüyerek keşfetmenin ayrıcalığını yaşadım. Fazla param olmadığı için, Melike Demirağ ve Şanar Yurdatapan beni 'evlatlık' edinmişlerdi. Bu sayede Cihangir ile tanıştım. İstanbul'un dokusunu en iyi hissedebileceğiniz yerlerden biri Cihangir bana göre. Ama Egeli olmamdan olsa gerek, hep su kenarında olmalıyım gibi gelmiştir. Bu takıntımı, 'su akar deli bakar' diye de yorumlayabilirsiniz.
Türkan Şoray
İstanbul benim her şeyim. Gözümü açtığım, havasını koklayarak büyüdüğüm, her semtinde, her köşesinde acı tatlı anılarımı barındırdığım büyülü şehrim. Ben şanslı bir İstanbulluyum. Mesleğim gereği 45 yıldır İstanbul'un aşağı yukarı görmediğim yeri kalmadı: Boğaz'ın sırlarından Haliç'e, Yeşilköy, Bostancı, Nişantaşı'ndan Kavaklar'a Üsküdar'ından Bebek'e, Balık Pazarı'ndan Adalar'dan Sultanahmet'e kadar her köşesinde film çalışması yaptım.
Çocukluğum Kuzguncuk'ta geçti. Orada çok güzel şeyler yaşadım. Kuzguncuk, birçok dinin bir arada yaşamayı başardığı, İstanbul'un özel muhitlerinden biriydi aynı zamanda. Herkes dua etmeye kiliseye de giderdi, sinagogdaki bir düğüne de giderdi. Eğer biri vefat etmişse din farkı hissettirilmezdi.
Profesör Dr. Hüsrev Hatemi
İstanbul halkı sık sık meslek değiştirmezdi. Saka, saka olarak yaşar ve ölür, muslukçu Kirkor Lefter ustalar aynı şekilde yaşar ve ölürdü. Yoğurtçular, 1960'lı yıllar bitinceye kadar omuzdan askıyla taşınan yoğurt kapları ile 'Silivri yoğurdu gaymaah,' bağırışlarıyla geçtiler. "Akşam simidi gevreeek," de simitçilerin bağırışıydı.
Nilüfer
İstanbul'un bütün güzelliklerinin yanı sıra olumsuz bir yanı ise çok kalabalık olması. Bu kadar kalabalıkta kargaşa da bol oluyor tabii. Trafik ve gürültü herkes için olduğu gibi benim için de büyük bir sorun teşkil ediyor. Bunun dışında bu şehir bir cennet parçası. Hayatımın tüm dönüm noktalarını, acısı ve tatlısı ile her şeyimi bu şehirde yaşadım. Yani doğumum, babamın vefatı, çocukluk anılarım.
Rahmi Koç
Emirgan'da eski çınar altında akşamları mutena kimseler gelir çay, kahve içer, nargile tüttürür, mısır, helva yerlerdi. Güzel sohbetler olurdu. Bilhassa Yahya Kemal Beyatlı'nın bulunduğu sohbetler çok keyifliydi. İnsanın şair olacağı gelirdi. Emirgan'dan mehtap seyretmek başka türlü güzeldi.
Sezen Aksu
İstanbul sevdam sokak aralarında kaybolarak başladı diyebilirim. İstanbul'a geldiğim ilk günlerde, bu şehri yürüyerek keşfetmenin ayrıcalığını yaşadım. Fazla param olmadığı için, Melike Demirağ ve Şanar Yurdatapan beni 'evlatlık' edinmişlerdi. Bu sayede Cihangir ile tanıştım. İstanbul'un dokusunu en iyi hissedebileceğiniz yerlerden biri Cihangir bana göre. Ama Egeli olmamdan olsa gerek, hep su kenarında olmalıyım gibi gelmiştir. Bu takıntımı, 'su akar deli bakar' diye de yorumlayabilirsiniz.
Türkan Şoray
İstanbul benim her şeyim. Gözümü açtığım, havasını koklayarak büyüdüğüm, her semtinde, her köşesinde acı tatlı anılarımı barındırdığım büyülü şehrim. Ben şanslı bir İstanbulluyum. Mesleğim gereği 45 yıldır İstanbul'un aşağı yukarı görmediğim yeri kalmadı: Boğaz'ın sırlarından Haliç'e, Yeşilköy, Bostancı, Nişantaşı'ndan Kavaklar'a Üsküdar'ından Bebek'e, Balık Pazarı'ndan Adalar'dan Sultanahmet'e kadar her köşesinde film çalışması yaptım.
İLİŞKİLİ HABERLER
Yayın tarihi: 15 Kasım 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/11/15/ct/haber,358E601DA6F34D77BE5CF48B9DB4C822.html
Tüm hakları saklıdır.
Güncel Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Künye | Bize Ulaşın
 |
Copyright © -2008 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|