kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
13 Kasım 2008, Perşembe
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
Adli Tıp Kurumu Başkanı Keramettin Kurt

Adli Tıp'ın Üzmez raporu kurum başkanını üzmüş

Ersan ATAR ANKARA
13.11.2008
Hüseyin Üzmez'in tahliye nedeni olarak gösterilen rapora, Adli Tıp Kurumu başkanından da eleştiri geldi. Kurt, "Heyette çocuk psikiyatrının bulunmaması eleştirilebilir ve haklılık vardır" dedi..
Yazar Hüseyin Üzmez'in 14 yaşındaki B.Ç.'ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılandığı davadaki tahliye kararının dayanağı olarak gösterilen Adli Tıp Kurumu Raporu, Kurum Başkanı Keramettin Kurt'u da isyan ettirdi. SABAH'ın sorularını yanıtlayan Kurt, raporun "B.Ç.'nin ruh ve beden sağlığının bozulmadığı" şeklindeki sonucunun yanı sıra kısa sürede verilmiş olması nedeniyle yapılan eleştirilere şöyle dedi: "Bu çocuk orada (6'ncı İhtisas Dairesi'nde) 2.5 saat muayene edilmiş. Nasıl bir muayene bunu bilemem. Kurulda çocuk psikiyatrının bulunmadığı eleştirileri var. Bu gerçekten de eleştirilebilir. Ve kısmen de doğrudur. Kurul bizden, yani Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan çocuk psikiyatrı istemedi. Bizim kurumumuzda çocuk psikiyatrı yok ama kurul isteseydi, bir şekilde temin ederdik. Üniversitelerden çağırırdık. Bir yol bulurduk." Adli Tıp Kurumu Başkanı Kurt, "Rapordaki 'B.Ç.'nin beden ve ruh sağlığı bozulmamıştır' tespitini bir adli tıp uzmanı olarak nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna, "Bir rapor eleştirilebilir. Bu raporun da eksiklikleri, yanlışlıkları olabilir. Bizim kurumumuzda bunu düzeltecek mekanizmalar var. Örneğin Genel Kurul var" yanıtını verdi.

"İTİRAZ ETMEMİŞLER"
Hüseyin Üzmez'in tahliyesinin Adli Tıp Kurumu raporu sayesinde sağlandığı iddialarının doğru olmadığını da kaydeden Kurt, Bursa Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararı için şunları söyledi: "Karara bakıldığında, tahliyenin bizim kurumumuzun verdiği raporla ilgisi yok. Mahkemede yaş tereddütü oluşmuş. 'Bu çocuk 15 yaşında mı 14 mü' diye. Çünkü, o zaman suçun niteliği değişecek. Şimdi 14 yaşında çıktı! Mahkeme neden şimdi araştırmaya başlamış anlamak mümkün değil." Kurt, raporlarının mahkemeler için mutlak bağlayıcılığı bulunmadığını anlattı, "Mahkeme, raporlar arasında çelişki varsa, giderilmesini isteyebilirdi. İtiraz olmadı" dedi.