kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
2 Kasım 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
NAZLI ILICAK

Yaşar Kemal'e ödül

Bazı insanlar vardır, aldıkları ödül onları bir noktaya taşır. Kimileri ise, kendi kıymet ve birikimleriyle ödüle değer kazandırır. Yaşar Kemal, ikinci şıkka uygun düşüyor. Bundan sonra, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'ne "Yaşar Kemal'in de aldığı ödül" diyeceğiz.
Sabah gazetesi haberi, "İnce Memed'in yüzü güldü" diye manşetten duyurdu.
İnce Memed, Yaşar Kemal'in en bilinen eseri. "Alain Bosquet İle Görüşmeler" kitabında, bu düşüncenin kendisinde nasıl geliştiğini şöyle anlatıyor: "Bir gün, eski bir Osmanlı tarihi okuyordum. Sakarya Şeyhi diye bir kişinin macerasına rast geldim. Adı Ahmet olan bu kişi kendisini Mehdi ilân etmiş, Osmanlı Sultanı 4. Murat'a başkaldırmış. Osmanlı'nın iki kere üstüne gönderdiği 50-60 bin kişilik ordusunu 5 bin kişisiyle yenmiş.
Bu sırada Bağdat'ı almak için sefere çıkan Sultan Murat, Konya'ya gelerek, karargâhını orada kuruyor. Seraskere buyruk veriyor:
-Madem ki o Mehdi'dir. Ona üç tuğlu vezirlik ihsan ettim. 5 bin kişilik ordusunu da alsın gelsin, benim orduma katılsın. Dünyayı birlikte düzeltelim.
Sakarya Şeyhi, padişahın teklifini reddediyor. Ama, serasker ısrar ediyor:
-Padişahımız üç tuğlu vezirlik veriyor. Sonunda sadrazam da olursun şeyhülislâm da. Ama kabul etmezsen yasayı bilirsin. Seni Konya'ya götürüp, bir eşeğin üstüne ters bindirecek, üç gün Konya çarşısında dolaştırarak aşağılayacak, gözlerini oyacak; derini yüzerek öldüreceğiz.
-Biliyorum kabul edemem.
-Şeyhim sen deli misin?
-Deli değilim; ben huruç etmeye mecbur bir kişiyim.
Sonra, seraskerin dediği gibi olur; Konya çarşısında Sakarya Şeyhi'ni aşağılayarak öldürürler."
Bu hikâyeyi anlattıktan sonra Yaşar Kemal, "Dünyanın Sakarya Şeyhi gibi başkaldırmaya mecbur kişilerle dolu olduğunu gördüm. Dünyamızı, başkaldırmaya mecbur kişiler yapmış ve yapıyordu. Onlar, insanlığın özüydü. Onlar, dünyayı değiştirmişti; geliştirmişti" diye bağlıyor sözlerini. İnce Memed, insanın içindeki başkaldırının bir eylemcisi.
Yaşar Kemal, özgür bir ortamda, zengin bir doğanın kucağında destanlar dinleyerek büyüdü. O ele avuca sığmaz çocuk, genç yaşlarından itibaren aynı İnce Memed'de anlattığı gibi kendisini, başkaldırmaya mecbur bir kişi olarak gördü. Daima, daha insanca bir yaşam için mücadele etti ve bedel ödemeyi göze aldı. Bu yüzden, diyoruz ki: "Ödül ona değil, o, ödüle değer kattı."