Sabahat Emir'in kitap kokteylinde, uzun zamandır (iki yıl oldu mu?) hiç karşılaşmadığımız Kadir Topbaş'a rastladım. Sayın Topbaş, özellikle Beyoğlu Belediye Başkanlığı döneminde hayli tanışıp yakınlaştığımız bir politikacı. Benim özel Beyoğlu aşkımın da katkısıyla... Büyükşehir başkanlığı döneminde de gayet uygar ilişkiler sürdürdük. Ne zaman ki, o malum Cemal Reşit Rey salonundaki SİYAD töreninde, ben bir türlü bitmeyen Beyoğlu çalışmalarına ilişkin bir espri yapayım dedim... Espri, deyim yerindeyse elimde patladı. Ve başkan, birkaç hırçın kalemin kışkırtmasıyla, benim orada kendisine hakarete teşebbüs ettiğim zehabına kapıldı.
Bunun yanlış olduğunu birkaç kez yazdım, her fırsatta da söyledim.
Ama o akşam gördüm ki, başkan bana hâlâ kırgın... Ben basında kışkırtmanın ve olmamış olayları olmuş gibi gösterme çabalarının nasıl etkili olabileceğini bu olayla iyice gördüm, hatta bizzat yaşadım. Başkana tüm bunları bir kez daha anlattım. Artık inandı mı, bilmiyorum. Ama ben elimden geleni yaptım, dolayısıyla içim rahat...
Bugünkü Tüm Yazıları
Başkanla aramızdaki yapay gerginlik
Yayın tarihi: 31 Ekim 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/10/31/cm/haber,22BE00D418164429BF244AFA99BCE314.html
Tüm hakları saklıdır.