kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
30 Ekim 2008, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
MELİHA OKUR

ABD, faizsiz bankacılık danışmanı istiyor!

ABD ve AB ülkeleri gözünü Körfez sermayesine dikti. "Egemenlik servet fonlarını" çekebilmek için kırk takla atıyor, "faizsiz bankacılık" sistemini anlamak için ekip kuruyor.
Dertleri, Körfez ülkelerinde 5.4 trilyon dolara ulaştığı söylenen rezerv paradan pay alabilmek!
Peki, bu nasıl olacak?
İddia o ki; ABD Hazine Bakanlığı küresel finans krizinin başlangıcında faizsiz bankacılık konusunda çalışmak üzere özel bir ekip kurdu.
Yaklaşık bir buçuk ay önce Türk Dışişleri Bakanlığı'na başvurarak, İslami bankacılık konusunda kendilerine bir danışman talep etti.
Kulislerden yansıyanlara göre; Türkiye, ABD'nin bu talebine henüz yanıt vermedi.
Ancak zaman zaman Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a "Körfez sermayesi" konusunda danışmanlık yapan Fehmi Akın'ın ismi üzerinde duruluyor.
Akın, 1982 yılından bu yana faizsiz bankacılık sistemine kafa yoruyor. Türkiye'nin katılım bankacılığı konusunda 26 yılda iyi bir yol aldığına inanıyor.
Son düzenleme ile bankacılık sistemi içine yerleşen katılım bankacılığının çok iyi bir mevzuata sahip olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye pek çok ülkeye model sunabilir" diyor. Üstelik, konuyla ilgili olarak kendisine teklif gelirse çalışacağını söylüyor.
Sözün özü; Dünyanın gözü Körfez ülkelerinde! Bu noktada Fehmi Akın diyor ki; "Körfez sermayesi küresel krizden büyük hasar aldı. Körfez ülkeleri ellerindeki rezerv parayı New York ve batı ülkelerinin borsalarında değerlendirdi. Hisseler çok değer kaybetti. Şimdi Körfez sermayesi panik yapmadan bekliyor, ekonomideki toparlanmayı gözlüyor."
Hafta başı Kuveyt'e giden ABD Hazine Bakan Yardımcısı, "ABD, Körfez Bölgesi egemenlik servet fonlarının yatırımına açık" demişti.
Bu durumda devletlerin kurduğu, devletlerin birbirleriyle iş yaptığı egemenlik servet fonlarında acaba durum ne?
Akın, "Egemenlik servet fonları ABD'de varlıkların yeniden değerlemesini yakından takibe aldı" diyor. Egemenlik servet fonları 20 ile 30 yıl arasında yatırım yapıyor. Körfez ülkeleri petrol gelirinin yüzde 10'unu bu fonlarda değerlendiriyor.
Peki, Türkiye bu fonları çekebilir mi? Toplu Konut İdaresi (TOKİ), 6-7 milyar dolarlık bir portföy ile bu fonları çekmeye çalıştı. Ama olmadı.
Körfez ülkeleri için Türkiye sadece bir potansiyel olarak duruyor.