kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
9 Ekim 2008, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
ERGUN BABAHAN

PKK'nın gerçek amacı ortada

Türkiye'de son dönemde sağlanan temel hak ve özgürlükler, demokratik açılımlar en çok terör örgütünü rahatsız ediyor belli ki...
Güvenlik güçlerinin daha fazla yetki talep ettiği bir dönemde terörün dozunu giderek artırması bunun apaçık göstergesi.
Aktütün'den sonra Diyarbakır'da gerçekleştirilen kanlı saldırıların bir amacı moralle ilgilidir.
Örgütün güçlü olduğunu, yıkılmadığını gösterme çabasıdır.
İkinci amaç ise demokratik açılımın önünü kesmektir.
Terör örgütü en büyük güce 12 Eylül'ün hemen ardından, hak ve hukuk sisteminin askıya alındığı, insanların Diyarbakır Cezaevi'nde insanlık dışı muamele ve işkenceye tabi tutulduğu dönemde ulaşmıştı.
O dönemde bölgede faili meçhul cinayetler, yargısız infazlar, nedensiz gözaltılar çok yaygındı.
Baskı ve şiddet çok sayıda gencin devlete olan inancını kaybetmesine yol açtı.
Bu düzende insan yerine konulmayacakları düşüncesiyle çok sayıda genç insan dağa çıkmayı tercih etti. Yani hukuksuzluk, terörü besledi.
Türkiye, bir yandan şiddetini giderek artıran uluslararası ekonomik krizin yanı sıra tırmanma eğilimi gösteren terörle mücadele etmek durumunda.
Bunu yaparken de bir yandan Ulusal Program'ı açıklayıp Avrupa Birliği vizyonunu gündemde tutmaya çabalıyor.
PKK'nın kuruluş biçimi ve Türkiye'nin kimi çevreleri ile olan ilişkileri çok karanlık ve kirli.
Şemdin Sakık'ın cezaevinden yazdığı mektuplar bu ilişkilerin boyutunu kısmen de olsa ortaya koyuyor.
Terör örgütünün birden fazla hedefi olabileceği, bunun bir kısmının Türkiye'nin iç politikasıyla doğrudan ilgili olduğu hiçbir zaman akıldan çıkarılmamalı.
Ancak terör örgütünün hedeflerini doğru tespit etme ve bununla mücadele etme görevi başta iktidar olmak üzere devletin tüm kurumlarının görevi.
Ekonomideki sallantı ile birleşen terörist saldırılar halkın yarına ilişkin güvenini sarsmayı hedefliyor.
Sonuçta kamuoyunun daha sert tedbirler talep etmesi, hukukun askıya alınması, bölgede demokratik açılımın önünün kesilmesi hedefleniyor.
Yaklaşan yerel seçimler de bu hesapların bir parçasını oluşturuyor.
Bütün bu hedefleri doğru değerlendirip buna göre önlem almak şart.
Evet Türkiye'nin terörle mücadelesi kesintisiz ve topyekun sürecektir ama bunu yaparken ülkenin yarınına ilişkin vizyon ihmal edilmemelidir.
Gündemi terör örgütü ve eylemleri değil, Türkiye'nin tercihleri ve öncelikleri belirlemelidir.
Ankara'da yeni bir açılım ve heyecan ihtiyacı apaçık ortada.
Türkiye zaaflarını ve avantajlarını doğru değerlendirir, hedefini buna göre belirlerse, karamsarlık havası en kısa sürede dağıtılır.
Diyarbakır'ın şehitleri kirli bir oyununun masum kurbanlarıdır.
Yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz.