kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
9 Ekim 2008, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
YAVUZ DONAT

Ankara'nın ruhsal durumu

Ne kaos, ne kriz, ne siyasi belirsizlik, ne kararsızlık, ne dağınıklık ne de gerilim.
"Ankara'nın ruh hali" için söylenecek tek söz var:
"Panik."
Kimse dile getirmese de, kimse belli etmese de "olup bitenlere biraz yüksekten bakınca" görünen manzara tam bir "panik manzarası."
Panikten mi kaynaklanıyor yoksa bazı önyargılardan mı ya da hesaplaşma arzusundan mı veya siyaset üretememekten mi bilemiyoruz ama "Ankara'da yeni bir moda" başladı:
"Askeri çimdiklemek."
Askere bir şey söylenemez mi?
Söylenir elbet.
Asker hiç eleştirilemez mi?
Tabii ki eleştirilir.
Ama bunlar "askeri hırpalamadan" yapılmalıdır.
Türk devletinin terörle mücadeleyi yürütecek "bir başka silahlı gücü" yok.
Eğer askeri "yıpratırsak..."
"Ürkek" hale getirirsek...
Dağdaki teröristle mücadele daha da güçleşmez mi?
Ankara'nın ruh halini özetleyecek olursak:
* Bir yanda 20'li yaşlarda, bir gül bahçesine girercesine kara toprağa giren canlarımız...
* Bir yanda klasik sloganları atmaktan, şehitler ölmez vatan bölünmez diye bağırmaktan yorulanlar...
* Bir yanda senin partin, benim partim çekişmeleri...
* Bir yanda, her kafadan çıkan farklı ses, farklı önlem, farklı politika...
Bugün Ankara'da bir konuyu yüksek düzeyde tartışmak çok zor.