Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kuzey Irak sınırında bir tampon bölge oluşturulmasının hemen verilecek bir karar olmadığını söyledi.
Gül, Finlandiya'daki temaslarının bitirmesinin ardından, özel 'ANA' uçağıyla Estonya'nın başkenti Tallinn'e giderken gazetecilere yaptığı açıklamada, "Siyasilerle birlikte askeri ve emniyet uzmanlarıyla müzakere edilerek verilecek bir karardır. Görüşmeler neticesinde gereken yapılacaktır" dedi. Cumhurbaşkanı Gül, "Bunu kulağa hoş gelsin diye söyleyecek halimiz yok. Bu işin uzmanları komutanların emniyetin istihbarat görevlilerimizin ve tabii diplomatların tavsiyeleri doğrultusunda karar verilir" diye konuştu.
"POLİS, GÖZ KAMAŞTIRICI BAŞARI İÇERİSİNDE"
Son terör olayları ile ilgili olarak "Haberi alınca insan derinden yaralanıyor. Ama ülke içerisinde yapılan bu tür şeylerde polisin failleri bulmadaki başarısını gerçekten çok takdir ediyorum" ifadelerini kullanan Gül, "Bütün konuşmalarımda bunun altını çiziyorum. Göngören'deki, Kuşadası'ndaki ve İzmir'deki olaylarda failler bulundu. Failil meçhul kalmadı. Karmaşık olayları bile ortaya çıkarmada Türk polisi göz kamaştırıcı bir başarı içerisinde" yorumunu yaptı.
Gül, polislerin kendi arkadaşlarının kanlarını yerde bırakmadığını, henüz şehitler defnedilmeden faillerin yakalanıp, adalete teslim edilmesinin tatmin edici olduğunu kaydetti.
Polislerin, hiç kimsenin yaptığı cinayetlerden kurtulamayacağını göstermesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı, "Ümit ediyorum ki kandırılmış insanlar böyle haince işler yapmazlar. Hepsinin acısını hissediyoruz. Aileleri bize emanet" şeklinde konuştu.
"İKİ SALDIRININ VASFI FARKLI, KAYNAKLARI AYNI"
Bir gazetecinin "Önce askere, ardından da polise saldırıldı. Bu ikisini bir araya getirdiğinizde değerlendirmeniz ne olur?" şeklindeki bir sorusuna Gül, "İkisinin vasfı farklı, ama kaynakları aynı. Biri sınır ötesinden ağır silahlarla, diğerleri ise içerdeki hainlerin terör eylemi, insafsızca saldırıları. Bütün bunlar terör örgütü 'ben ayaktayım ve hala sizin canınızı acıtabilirim mesajını vermek için yapıyor. Aldığı darbeleri ve yaraları bu şekilde örtbas etmek istiyor" şeklinde cevap verdi.
Gül, teröristlerin daima demokrasiden, huzurdan ve refahtan korktuklarını vurguladığı açıklamasında, "Türkiye yeni adımlar atarken ve Türkiye kararlı bi şekilde demokrasisini daha da derinleştirici problemlerine doğru çözüm yollarını arama gayretindeyken, sivil asker herkes bunlardan korkuyorlar. Onlar isterlerki her yerde her köyde her şehirde en olağan üstü şartlar geçerli olsun. Onun için onların bütün bu hareketlerini provokasyon olarak görüyorum" diye konuştu. "TÜRKİYE VE IRAK'IN YAKINLAŞMASINDAN KORKUYORLAR"
Cumhurbaşkanı Gül, açıklamasında, teröristlerin Türkiye ile Irak arasındaki son aylarda ortaya çıkan yakınlaşmasından ve ortak çalışma arzusundan çok korktuklarını aktardı.
Gül, "Bütün gayretleri, bunları baltalamak, ordan da kendilerinin nemalanmasını sağlamak. Ama herkes çok sağduyulu çok doğrusu. Ben kimsenin bu oyuna gelmeyeceğini düşünüyorum. İçerde ve dışarıda yüzlerini bütün dünyaya gösteriyorlar. Bununla hiçbir yere varamazlar" şeklinde konuştu.
Terörle mücadelede hiçbir ordunun, Türk ordusu kadar sivilleri gözetmediğini belirten Cumhurbaşkanı, bu konudaki sözlerini şöyle sürdürdü: "İşte Bağdat'ta, işte Basra'da, işte El Ammar'da, işte Afganistan'da neler oluyor? Düğünler, okullar yanlışlıkla ama dikkatsizlikle nasıl bombalanıyor. Arzu edilmediği halde yanlışlıklar yapılıyor" "Bunu bütün dünya gördü aslında. Biz yeni bir tezkere geçirmedik ki, aslında mevcut olanı uzattık. Kuzey Irak'taki Kürtler de, herkes de Türkiye'nin niyetini gördü. Onların çok daha fazla Türkiye'yle işbirliği içinde olması gerekir. Bizim Amerika, Türkiye ve Irak arasındaki komisyonları sonuna kadar kullanmamız lazım. Bu Kuzey Irak'ın da lehinedir"
"BUGÜNE KADAR TERÖRİSTE KARŞI NOKTA OPERASYONLARI YAPILDI"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bir gazetecinin "Tezkere ile ilgili olarak nokta operasyonu yapmak için tezkere çıkarıyoruz dediniz" hatırlatmasına ise, "Bu güne kadar yaptığımız şeyler, teröriste karşı nokta operasyonlardır. Bütün silahlı kuvvetler açıklamaları 'halkı, yerleşim yerlerini, hepsini koruyoruz' şeklindedir. Bunlar, bizim meşruiyetimizi artırıyor" şeklinde yanıt verdi.
İşin içindeki uzmanların komutanlar olduğuna dikkat çeken Gül, "Onlar, istihbaratın başında olanlardır ve emniyetin başında olanlardır. Bunlar kimdir, bizim aynı zamanda hükümetin, benim danışmanlarımızdır. Çünkü bilfiil bu işi bunlar yapıyor ve bunlar profesyoneller. Onların tavsiyeleri, onların analizlerini dikkate alarak siyasi direktifler verilir. Daha önceden böyle yaptık. Gerekirse her şey yapılır" şeklinde konuştu.