kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
28 Eylül 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak
 
24 Saat
24 Saat
Eylül ayı boyunca Göcek koylarında yer bulmak zorlaşıyor.

Sonbaharda Göcek bir başka...

BURCU ALDİNÇ
06.09.2008
Ramazan'la birlikte popüler tatil beldelerindeki mekânlar kepenklerini kapadı. Şu sıralar herkes Göcek'i tercih ediyor. Bir taraftan denizin tadını çıkartırken, diğer taraftan paparazzilere yakalanma derdi olmadan tatilin keyfine varılıyor. Üstelik eylül ayında zirve yapan Göcek sezonu 15 Kasım'a dek aynı tempoda devam ediyor..
"Ramazan'la birlikte yaz da bitti, tatil beldeleri sinek avlıyor," diyorsanız, henüz Göcek'i keşfetmemişsiniz demektir. Oysa Prenses Caroline'den Sarah Jessica Parker'a kadar birçok dünya starının da ziyaret ettiği Göcek, hiç kuşkusuz bu sezonun en gözde tatil beldesi. Öyle ki eğer tekneniz yoksa elinizi çabuk tutmanız gerekiyor. Çünkü tekne kiralama şirketleri eylül ve ekim ayları için rezervasyonların tam iki ay önceden dolmaya başladığını söylüyor.

ULAŞIM...
Göcek'e en hızlı ulaşım Dalaman havalimanı üzerinden yapılıyor. Yeni yapılan tünel sayesinde, alandan indikten 20 dakika sonra marinada oluyorsunuz. Taksiyle ulaşım 65 YTL. Ama birçok kişi ulaşım için Mercedes Vito araç tercih ediyormuş, bu ulaşım bedeli ise 85 YTL. Dalaman Havalimanı, Kaş'a, Kalkan'a ve Fethiye'ye giden yerli ve yabancı turistleri de ağırlıyor. Ama Göcek yolcuları, ellerindeki ufak sırt çantalarıyla hemen fark ediliyor. Çünkü Göcek'te tüm gün için bir bikini, bir şort yeterli oluyor. Fazlası, geldiği gibi, valizden hiç çıkmadan aynen geri dönüyor.

KARA GÖRÜNDÜ
20 yıl önce bakir koylardan oluşan ve hiçbir marinanın olmadığı Göcek'te artık dört marina birden var. Beşincisi de yolda. Her ne kadar "Artık başka marina yapmak yasak," dense de artan tekne sayısı, yeni marina ihtiyacını da beraberinde getiriyor. Tabii bu da deniz kirliliğini... Marinalar arasında en popüleri Port Göcek. Genelde en lüks tekneler bu marinayı tercih ediyor. Port Göcek'in içinde Galley, Marinara ve Swiss Hotel'e ait Sun Downer adında restoranlar var. Bunlar Göcek'in en şık restoranları. Genelde karayla fazla haşır neşir olmak istemeyenler yemeklerini teknede, açık denizde yemeyi tercih ediyorlar. Ama arada karaya ayak basmak isteyenler de olmuyor değil. Bu restoranlar arasında özellikle Galley'in Osmanlı usulü kuzu inciği oldukça meşhur. Daha salaş ve rahat bir ortamda Yunan usulü ahtapot yemek ya da enfes kalamar dolmasının tadına bakmak isteyenler ise soluğu Göcek Marina'nın içindeki Özcan'ın Yeri'nde alıyorlar. Burada tam 38 çeşit meze var. Müşterileri arasında ise Michael Schumaer de var Prenses Caroline de. Hatta restoranın şefi Hilmi Kurtoğlu, David Beckham ve eşinin de buraya geldiklerini söylüyor. Onun dışında Cem Hakko, Adnan Polat, Hüsamettin Özkan da buranın müdavimlerinden. Belma Simavi ise her ekim ayında burada dostlarına bir yemek ziyafeti veriyor.

KARADA EĞLENCE YOK
Göcek'te gece hayatı diye bir şey yok. En popüler barı Adıvar. Ama genelde tekne sahipleri, karada eğlenmeyi tercih etmiyor. Göcek'te tipik bir gün şöyle geçiyor: Su sporlarıyla ilgilenenler erken kalkıyor ve kahvaltı öncesi jetski, wakeboard (bir nevi suda yapılan snowboard) ya da kneeboard yapıyorlar. Ardından kahvaltı keyfi 'start' alıyor. Kahvaltı için ekmek, genellikle Tersane Koyu'ndaki tesisten temin ediliyor. Buradaki köy ekmeğinin ve keçi peynirinin tadı damağınızda kalıyor. Dağlarda kekikle beslenen keçilerden elde edilen peynir buram buram kekik kokuyor. Ramazan, Göcek'e fazla etki etmiyor. Kahvaltı sonrasında deniz sefası başlıyor. Lüks motor yatlarda genelde fazla kalabalık göze çarpmıyor. Teknenin dış kapıları da genellikle kapalı oluyor. Sadece güneşlenmek, denize girmek ya da spor yapmak isteyenler güverteye adımını atıyor. Diğerleri ya içeride siesta yapıyor ya da klimalı ortamda serin serin laflıyor.

ROZE YA DA CAIPIRINHA
Alkol tüketimi Göcek'te erken saatlerde başlıyor. Akşamüzeri lüks motor yatlarda çalışan personel, soğutulmuş roze şarapları, yanında kuruyemiş ve meyve ile servis ediyor. Bu yazın içkisi caipirinha, Campari portakal ve votka limon da Göcek'te en fazla tüketilen içkiler arasında. Tabii 'rakı-balık'çıları da unutmamak gerek. Göcek'in geleneksel yemeği elbette balık. Gece konaklanan koylardan bazılarında tesisler var. Tersane Adası'ndaki restoranda kuzu çevirme meşhur. Burada ızgara balık çeşitleri de var. Ama genelde balıklar saman gibi, hesap ise tuzlu geliyor. Hem koyda konaklamak hem de lezzetli balık ve meze yemek istiyorsanız, Göbün Koyu'nu tercih edin. Buradaki büyük tesiste, televizyondan bara, hatta masa tenisine kadar birçok farklı alternatif var. Balık için tek seçeneğiniz bu tesisler değil. Balıkçılar takalarıyla koy koy dolaşarak, o gün yakaladıkları taze balıkları satıyor. Biraz pazarlıkla uygun fiyata balık alabilir, kendi istediğiniz şekilde pişirebilirsiniz.

YILBAŞINDA DA GÖCEK
Göcek'te sezon Kasım 15'e kadar devam ediyor. Üstelik bu zamana kadar denize de giriliyor. Her yıl Kasım 15'te Almanya'dan charter tekneyle gelen 45 kişilik bir orkestra Göcek Marina'da veda konseri vererek sezonu kapıyor. Ama Göcek sezonu bununla da sınırlı kalmıyor. Çünkü yılbaşını ve bayramları da birçok tekne sahibi dostlarıyla Göcek'te karşılıyor. Kaptan Cem Urkun, kışın bile tişört giymenin yeterli olduğunu söylüyor
Haberin fotoğrafları