Dikkat ederseniz Türkiye'de yıllarca süregelen
'Devlet Baba geleneği'nin, yerini
" Hizmet alıyorsan elini cebine atacaksın " mantığına terk ettiğini görürsünüz.
Slogan olarak mantıklı gibi görünse de, bu uygulamanın Türk toplumunun gelenekleri ile bağdaşmayan
sakat bir mantık olduğunu peşinen söylemek isterim. Bu yöntem ile başta tüm sportif branşlar olmak üzere ne iyi bir sporcu yetişmesini teşvik edebilirsiniz ne de sporda sistem kurabilirsiniz. Siz
"Amerika" ya da
"Avrupa" diyerek söze başlayıp, yanlış örneklerle milleti yanıltanlara itibar etmeyiniz. Çünkü onların örnek verdiği ülkelerde istikbal vaat eden, minik, yıldız, genç sporcuların hem eğitim ve sağlık hizmetleri karşılanır hem de adı geçen ülkelerin yurttaşlarının refah düzeyi ile bizim sporcuların babalarının refah düzeyi asla mukayese edilemez. Lafı nereye bağlayacağımı mı merak ediyorsunuz?
YAPILANLAR YETERLİ Mİ? Hemen belirteyim...
"Ödül yönetmeliğini değiştirdik. Dünya şampiyonlarına 400, olimpiyat şampiyonlarına 500 altın veriyoruz" demek marifet değildir. Münferiden yakaladığınız 1-2 şampiyonu altına boğmakla Türk sporunu kalkındıramazsınız!
Peki ya gelecek? Türkiye'de yarın milli olabileceği apaçık belli olan yetenekli sporcuların paralı eğitimlerine katkı sağlayabiliyor musunuz?
Başarılı sporcuya burs sistemini oluşturup, onlara belli üniversitelerde eğitim ve spor imkanı verebiliyor musunuz?
Tamam sistemi kurdunuz. Türk sporu adına önemli bir görev yaptınız demektir. Aksi takdirde şimdi olduğu gibi tüm yükü geçim sıkıntısı içindeki ailelere bıraktığınızda sporcunun yetişmesindeki
'1 numaralı engel' siz olursunuz.
Kim? Anayasanın 58. ve 59. maddesine göre sporu planlamak ve yaptırmak durumunda olanlar. Yani
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ve federasyonlar.
Bu konuyla ilgili sporculara ciddi burslar vererek programı başlattığımız İstanbul Aydın Üniversitesi'nden
Voleybol Federasyon Başkanı'nı aradık. Tüm branşlarda ücretlerinin yüzde 50'sinin üniversitemiz bursları ile karşılanan milli ya da milli olması kuvvetle ihtimal sporculara katkı sağlamalarını istedik. Üniversitenin mütevelli heyet başkanının bizi anladığı kadar Federasyon Başkanı'nın anlayabildiği kanaatinde değilim. O nedenle bu bireysel çabaların devlet düzenlemeleri ile çözüme ulaşmasını beklemekten başka çare bulunmamaktadır.
Söz konusu hizmeti bir sistem dahilinde genele yaymak, Türk sporu adına önemli bir hizmet olacaktır. Duymak isteyenlere duyurulur.
Yayın tarihi: 26 Eylül 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/09/26//bayram.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.