Balina'dan, Örümcek Ağı ve Ergenekon'a

10 Ocak 2001'de, Mali Müşavir Abdurrahman Yakupreisoğlu, İzmir Emniyeti'nde, Organize Suçlar Müdürü Şerafettin Bural'a ve İzmir DGM Savcısı Cevdet Ulu'ya verdiği ifadesinde, sadece Turgut Yılmaz'ı "hayali ihracat" içinde göstermekle kalmamış, aynı zamanda, "İstanbul'daki hayali ihracatı himaye edenler Veli Küçük ve Sedat Peker'di" demişti. Balina Operasyonu, bu ifadeler üzerine başladı. Hadise dallanıp budaklanınca, dosya Ankara'ya taşındı ve Örümcek Ağı Operasyonu adını aldı.
Belki, Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz'ün, Yakupreisoğlu'nun, Küçük ve Peker'i suçlayan ifadesinden haberi yok. Bence, mali müşavirin bu sonuca nasıl vardığı hususu aydınlatılmalı.
Bakın, son dalgayla tutuklanan şahıslar nasıl da birbiriyle irtibatlı:
İstanbul'da Yakupreisoğlu'nu gözaltına alıp, işkenceyle onu "İzmir'de yalan ifade verdim" biçimde konuşmaya zorlayan dönemin Organize Suçlar Şube Müdürü Adil Serdar Saçan, sadece Turgut Yılmaz'a değil, aynı zamanda Veli Küçük ile Sedat Peker'e de hizmet etmiş oluyordu. Sadettin Tantan'ın yerine İçişleri Bakanlığı'na gelen Rüştü Kazım Yücelen, olayın üzerine giden Şerafettin Bural'ı görevden alarak, Turgut Yılmaz'ın yanı sıra, Ergenekon'un önde gelen iki aktörünü Veli Küçük ve Sedat Peker'i de kurtarmıştı. Çünkü Bural'dan sonra kimse Peker ve Küçük'ün üstüne gitmedi.
Ya Tuncay Özkan'ın rolü? O tarihte, Özkan'ın, Yakupreisoğlu'nun İzmir'de polis tarafından zorlandığı için Turgut Yılmaz'ı suçlayıcı sözler sarf ettiği şeklindeki yorumu, "Komplo" manşetiyle Milliyet'te yayınlandı. (Mayıs 2002) Zaten bunun üzerine Yücelen, Şerafettin Bural'ı görevinden aldı ve operasyonun önü kesildi. Bakalım, Savcı Öz'ün müdahalesiyle eski defterler açılacak mı?