AK Parti hakkındaki kapatma davasının 30 temmuzda sonuçlanması ile
Türkiye gerek siyasi gerekse ekonomik açıdan rahatlamıştı. Beklentiler, ekonomiye ve AB reformlarına hızlı dönüş yönündeydi. Ancak küresel mali kriz dalgasının
Türkiye'nin kıyılarına vurduğu anda ülke, kısır tartışmalarla kilitleniverdi.
Eleştirileri haklı bulmuş olacak ki Başbakan Tayyip Erdoğan da asli konulara öncelik verildiğini gösteren bir dizi adım atacak. Örneğin, bugün Erdoğan'ın başkanlığında,
ekonomi yönetimi ile kapsamlı durum değerlendirmesi ve kamuoyuyla paylaşım söz konusu. Başbakan Yardımcısı Ekren'in başkanlık ettiği geçen haftaki YPK'da "yatırım bütçesi" üzerinde duruldu. "İstanbul Finans Merkezi Projesi'ni hayata geçireceğiz" temennisi ile küresel krizde
Türkiye'nin güvenli liman olacağı umudu, piyasaları tatmin etmedi. Bu nedenle
Başbakan Erdoğan'ın ilk ağızdan vereceği mesajların önemi büyük. 1-Küresel krizin
Türkiye'ye maliyeti ne olacak, ne tür önlemler alınacak?
2-IMF ile yeni program yapılacak mı, yapılacaksa niye vakit kaybediliyor?
3-Yükselen enflasyon, düşen büyüme sarmalında yerel seçimler nasıl atlatılacak?
Açıkçası, bankacılık sisteminin sermaye yeterliliğinin yüksek olduğunu, türev ürün ve kur riski taşımadığını söylemek
, "Merak etmeyin bize bir şey olmaz" demek, durumu idareye yetmiyor.
Bugünkü Tüm Yazıları
Başbakan'dan piyasalara güven mesajı
Yayın tarihi: 22 Eylül 2008, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/09/22//haber,32023AEC1C2F4AC6B8BA31DBBF2FA17C.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.