'Stres grip riskini artırıyor'
Güncelleme : 04.09.2008 22:49
Gribal enfeksiyonun (grip) çeşitli virüslerin yol açtığı solunum yollarında bazı belirtiler gösteren bir hastalık olduğunu belirten uzmanlar; stres, hasta insanlarla aynı ortamlarda bulunma, vücut direncini düşüren ilaçlar kullanma, yabancı ülkelere seyahatler ve ziyaretlerin grip riskini artırdığını söylüyor.
Ateş, baş ağrısı, kas ağrısı, öksürük, yorgunluk, halsizlik, koku ve tat duyusunu almada azalma, iştahsızlık ve ses değişikliğinin gribal enfeksiyonun habercisi olduğunu kaydeden uzmanlar; "Semptomatik dediğimiz hastalığın belirtilerini hafifletici ilaçlar verilir, istirahat önerilir. Antibiyotik kullanılmaz. Bol sulu gıdalar alınır. Ek olarak ateş düşürücü ve C vitamini verilebilir. Mikroplara karşı ilk 48 saat içinde antivirüs ilaçları verilebilir." uyarısında bulunuyor.
Bursa Prof. Dr. Türkan Akyol Göğüs Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Burhanettin Alkan, gribal enfeksiyonun en çok çocuklarda ve yetişkinlerde görüldüğünü, yaşlılarda vekronik hastalığı olanlarda başka hastalıklara yol açabileceğini söyledi.
'Damlacık enfeksiyonu' denilen mikrobu içeren partikülleri solumakla bulaşmanın olacağını vurgulayan Dr. Alkan, mikroplara karşı bağışık olmayanlarda da görüldüğünü hatırlattı.
Dr. Alkan; "Hastaların mikrop içeren burun veya ağız salgılarıyla bulaşmış elleri ve eşyaları ile temasla da bulaşır. Bünyeye yerleşmesi 1-3 gün arasında olur. Ortalama 7 günde iyileşir. Vücut direncini düşürerek, vücudun savunma sistemlerini mikroplara karşı azaltarak gribal enfeksiyon sıklığını arttırır. Daha çok sonbahar ve kış aylarında görülür.
Güneş ışınlarının az oluşu kalabalık ve kapalı ortamlarda yaşam (okul, askerlik, iş yeri ),kötü havalandırma koşulları, soğuk hava nedeni ile üst solunum yollarının fiziksel koruyucu bariyerlerinin zayıflaması. Stres, hasta insanlarla aynı ortamlarda bulunma, vücut direncini düşüren ilaçlar kullanma, yabancı ülkelere seyahatler hastalık riskini artırıyor. Gribal enfeksiyon 'soğuk algınlığı, kuş gribi gibi hastalıklara karışabilir. Bebekler, 65 yaş üstü kişiler, KOAH, astım, siroz, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi kişilerde öldürücü olabilir.
Uzun süreli hastalığı olanlarda öldürücü olabilir veya bu hastalıkları ağırlaştırabilir. Sağlıklı insanlarda alt solunum yollarında bronşit, zatüre dediğimiz akciğer hastalıklarının oluşmasına da zemin hazırlar. Eylül-Aralık ayları arasında yapılan tek doz grip aşısı korunmada en güvenli yoldur. Hiç aşı yapılmayan 10 yaş altı çocuklarda bir ay ara ile 2 kez yarım doz yapılır. Gebelere ilk 3 ayından sonra aşı yapılabilir." dedi.
Dr. Alkan; aşı olacak hastalıkları da açıklık getirdi. Alkan'a göre; özellikle KOAH, astım, siroz, kronik kalp hastalığı olanlar, şeker hastalığı, kan hastalığı, böbrek yetmezliği olanlar, hastalarla karşılaşan sağlık personeli, ev hemşireleri, huzur evi çalışanları, eczanelerde çalışanlar, 65 yaş ve üzerindekiler, dış ülkelere veya başka ülkelere seyahat edecekler, okul ve kreş çalışanlarının grip aşısı olması gerektiğini söyledi. (CİHAN)
(CİHAN)
Yayın tarihi: 4 Eylül 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/09/04//haber,BB06B6E17551480A8BA864E90000F302.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.