- İlk ne zaman "Ben sanırım zeki bir adamım," dediniz?
- Beş yaşımdayken babamın köyüne gitmiştik. Dedemle konuşurken bana, "Sen en küçüksen, seni evlendirelim," demiş. Ben de "Kavalın en son deliğiyim," demişim. Sonra o "Kavalı ters çevrirsin, en alttaki üstte olur o zaman," demiş. Ben de cevabı yapıştırmışım: "Ama o zaman kaval çalmaz." Sonra dedem "Dikkat edin, bu zeki bir çocuk," demiş. Daha büyüyünce okulda da söylediler. Ben de inandım artık!
- Türk Beyin Takımı kaptanı titri çok iddialı değil mi? Dışarıda yüzlerce zeki adam var...
- Bir toplumun yüzde 2'si çok çok zekidir.
Türkiye 70 milyonsa, 1 milyon 400 bin tane çok çok zeki insan var demektir. Ama kaptanın bazı sorumlulukları vardır. Yılda yedi-sekiz haftasını takım seçmeye hazırlanması gerek. Dünya şampiyonalarına gitmesi gerek. Bu bir iş. Kaptanın şampiyonanın yapılacağı ülkedeki soru türlerine göre bir takım seçmesi lazım.
- Her ülkenin soru tarzı farklı mı?
- Birçok ülkenin kendi oyun kültürü var. Kaptan oyunlarla ilgili birikimi olduğu için, ona göre soru sorar. Belarus'taki şampiyonada Rus kökenli yarışmacılar soruları hazırlayacaklar.
- Dünya Zekâ Oyunları Şampiyonası önümüzdeki yıl Türkiye'de yapılacakmış. Türkiye'nin geleneği nasıl?
- Yaklaşık beş yıldır çıkan bir dergimiz var. Kendimize ait soru türlerimiz var. Ona göre sorular hazırlayacağız. Bu yarışmalarda en büyük problem şu; yarışmacı kâğıt üzerinde çözerken seyretmek çok zor. Bunun için kamera sistemleri kuranlar vardı. Prag'da internetten yayınlandı. Biz de yenilikler katmaya çalışacağız.
- Türk Beyin Takımı'nı veya Türk Sudoku Takımı'nı kim destekliyor?
- İnsanlar birilerinin kendilerinden daha yetenekli olmasını kabul ediyor ama daha zeki olmasını kabullenemiyor. Bu nedenle sanata sponsor olan çok ama zekâya sponsor olmuyorlar. Ekim ayında Türk Beyin Takımı olarak Belarus'a Zekâ Oyunları Şampiyonası'na gideceğiz, hâlâ bir sponsorumuz yok. Geçen yıl 2 bin dolar yüzünden bir kişi şampiyonaya gidememişti. Firmalara ya kendimizi anlatamıyoruz ya da onlar bu işi küçük bir proje olarak görüyorlar. Takımın sponsorluğu için 10 bin dolar gerek. Bir kısmını
Akıl Oyunları dergisi olarak biz karşılıyoruz. Ve bundan hiçbir kazancımız da yok. Hatta sürekli zarar ediyoruz.
- Dükkânı kapatabilirsiniz yani?
- Tabii ki... Bir yere kadar bunu destekleyebiliriz.
- Neden ilgi görmüyor?
- Belki bu durum eğitim sisteminin bir parçası. Bizim okuduğumuz dönemlerde matematik bir tabuydu. Herkes korkardı. Ama artık matematik uygulamalı, oyun gibi öğretiliyor.
Yayın tarihi: 10 Ağustos 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/08/10/pz/haber,7459843DC4544D8C9EDC9D9272C77719.html
Tüm hakları saklıdır.