MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP'nin kapatma davasına ilişkin karar aşamasında "kontrolsüz bir şekilde gelişen ve körüklenen bir kriz ortamı"na gelindiğini ifade ederek, davanın biran önce sonuçlandırılmasını istedi.
Son dönemde yargı önündeki hukuk süreçleri arasında pazarlık denklemi kurulduğu yönünde spekülasyonların yoğunlaştığına dikkat çeken Bahçeli, yargı süreçlerinin birbirlerinden etkilenmeden ve bir pazarlığın unsuru haline getirilmeden kendi mecralarında yürütülmesi ve sonuçlandırılması uyarısında bulundu.
MHP Lideri Bahçeli,
Türkiye'nin siyasi gündemine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
Türkiye'nin, hukukun üstünlüğüne dayanan parlamenter demokratik rejimlerde normal sayılmayacak olayların, "meşru ve mantıki bir izahı olmayan, hukuki ve siyasi garabetlerin" yaşandığı karanlık bir süreçten geçtiğini söyleyen Bahçeli, "Hukukun yıprandığı, siyasetin yara aldığı ve hukukla demokrasinin çatışma cephe hattı haline getirildiği 2008 yılı kavgalar, ucuz siyasi hesaplar ve davalar yılı olarak hatırlanacaktır" dedi.
"TÜRKİYE KRİZLER VE KÖRDÜĞÜMLER ÜLKESİ HALİNE GETİRİLDİ"
Hukuki süreçler üzerinden siyaset yapılmasının demokrasi anlayışıyla bağdaşmayacağını ve adaletin siyasi hesaplara alet edilmesinin hukuk devletinin sonunu hazırlayacağını görmeyen çatışmacı siyaset alışkanlıklarının sürüklediği noktada
Türkiye'nin, "krizler ve kördüğümler ülkesi" haline getirildiğini savunan Bahçeli şunları kaydetti:
"
Türkiye'yi böylesine bir çıkmaza sokanların, şimdi milli irade edebiyatıyla sahte demokrasi havariliği yapmaya, millet adına savcılık veya avukatlık rolüne soyunmaya hakları yoktur. Yaşanan bu süreç hakkındaki nihai hükmü, değişmez hakim olan Türk milleti verecek ve köhne siyaset anlayışları milli vicdanda mahkum olacaktır.
Türkiye bu sancılı süreci toplumsal sağduyusunun rehberliğinde mutlaka aşacak ve siyaset anlayışlarının ve parametrelerinin değişeceği yeni bir dönem başlatılacaktır."
AKP'nin kapatma davasına ilişkin karar aşamasında "kontrolsüz bir şekilde gelişen ve körüklenen bir kriz ortamı"na gelindiğini vurgulayan Bahçeli, davanın biran önce sonuçlandırılmasının
Türkiye'nin hayrına olacağını ifade etti. Herkesin, Anayasa Mahkemesi'nin kararını beklemek ve bunun sonucunda oluşacak hukuki durum ve siyasi tabloya göre, yeni dönemin altyapısını hazırlamak için samimi katkıda bulunmaya hazır olması gerektiğini söyleyen Bahçeli, açıklamasına şöyle devam etti:
"YARGI SÜREÇLERİ PAZARLIK UNSURU HALİNE GETİRİLMEMELİ" "Son dönemde yargı önündeki hukuk süreçleri arasında pazarlık denklemi kurulduğu yolundaki ima, yorum ve spekülasyonların yoğunlaşması çok tehlikeli bir durumdur. Yargı süreçlerinin birbirlerinden etkilenmeden ve bir pazarlığın unsuru haline getirilmeden kendi mecralarında yürütülmesi ve sonuçlandırılması demokratik rejimin ve hukuk devletinin geleceği açısından çok kritik bir eşik olarak görülmelidir. Böyle bir pazarlığın yapıldığı veya böyle bir zihni denklemin kurulduğunun iması bile siyasi partilerin, devlet kurumlarının ve şahısların geleceğinin ötesinde demokratik rejimin ve hukuk devletini ataşe atacak çok vahim bir gelişme olacak ve
Türkiye bu depremin altından kalkamayacaktır."
Ergenekon soruşturmasına da değinen Bahçeli, "Uzun bir süredir kamuoyunun gündeminde bulunan ve
televizyon ekranları ile gazete manşetlerinde yapılan hukuk dışı yargılamaların konusu olan soruşturmanın nihayet tamamlanması ve iddianamenin davanın görüleceği mahkemeye gönderilmesi, bu konudaki tartışma ve senaryo savaşlarını bitirmemiş, aksine alevlendirmiştir" dedi.
"SIZDIRILAN BİLGİLERİN KAYNAKLARI DA AÇIĞA ÇIKARILMALI" Konunun artık bağımsız Türk adaletinin önünde olduğunu vurgulayan Bahçeli, sürecin sonucunun beklenerek, çıkacak karara saygı gösterilmesi gerektiğini belirtti. Hazırlık soruşturmasının gizliliği ilkesinin ihlal edilerek, bazı basın organlarına sızdırılan bilgilerin kaynaklarının da mutlaka açığa çıkartılması gerektiğinin altını çizen Bahçeli, "Bu konu, bilgi kirliliğine yol açtı gibi basit bir tespitle geçiştirilemeyecek kadar önemlidir. Görevi, konumu ve yetkileri ne olursa olsun, hiç kimse suç işleme imtiyazına sahip değildir" dedi.
(ANKA)