kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 22 Temmuz 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Baykal: Dokunulmazlıkları kaldıralım

Yeni Haber
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan'a yaptığı "ikimizin dokunulmazlığını kaldıralım" çağrısını yineledi ve Erdoğan'ın "temiz toplum" söylemlerini eleştirdi. Baykal, "Temiz toplum diyor. Temiz toplum yapacaksan önce senin elinin temiz olması lazım. Bunun açıklık kazanması lazım" dedi.

CHP Lideri Baykal, partisinin Meclis Grup toplantısında konuştu ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Baykal, konuşmasının başında tiyatro sanatçısı Suna Pekuysal'ın hayatını kaybetmesinden dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Baykal, Pekuysal'ın bütün milletin gönlünü kazanmış bir oyuncu olduğunu söyledi.

Kıbrıs Barış Harekatı'na ilişkin değerlendirmelerde bulunan Baykal, harekatın Türkiye için dönüm noktası olduğunu belirtti.

BAŞBAKAN ERDOĞAN'A KIBRIS ELEŞTİRİSİ

Ada'daki iki liderin 1 Temmuz'da gerçekleştirdiği görüşmeleri hatırlatan Baykal, görüşmenin ardından BM temsilcilerinin Kıbrıs'ta "tek egemenlik ve tek vatandaşlığa" dayalı bir siyasi yapılanma konusunda görüş birliği oluştuğunu açıkladığına dikkat çekti. Söz konusu açıklamanın ciddi rahatsızlıklar yarattığını ifade eden Deniz Baykal, Kıbrıs konusunda izlenen politika konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yüklendi. Başbakan Erdoğan'ın, "boş nutuklar" attığını öne süren Baykal, şunları söyledi:

"Başbakan gelmiş burada nutuk atıyor. Kıbrıs'ta nutuk atıyor. Niyetini söylüyor, amacını söylüyor. Bize boş sözler söylüyor. Yok "kanla alınan toprak verilmez'miş. Annan Planı'nda sen kanla alınan toprağı vermeyi kabul etmedin mi? Maalesef tarihi bir hata yapılmıştır. Tek egemenlik olacak. Kimin egemenliği olacak? Nüfus çoğunluğu ortada, toprak genişliği ortada, siyasi tanınmışlık ortada. BM'ye üye, AB'ye üye ülkelerden birisi söz konusu. Tek egemenlik, hangi egemenlik bu? Açık. Tek vatandaşlık, nereye vatandaş olacağız? Bu ne demek KKTC ortadan kalkacak. AB'ye üye olan, BM'ye üye olan dünyanın tanıdığı egemenliği biz de egemenlik iddiamızdan vazgeçerek, kabul etmiş ona teslim olmuş olacağız. Buradaki tek egemenlik oradaki Türk toplumunun muhtemel egemenlik iddiasını ortadan kaldırma, ona son verme, varolan egemenliğe onu monte etmeyi Türklerin içine sindirdiğini tespit etme. Oradaki olay bu. Şimdi bize nutuk atıyor Başbakan. Hiçbir ciddiyeti yok. Boş sözler. Kamuoyunu tatmin etmeye yönelik, orada verilen ödünleri örtbas etmeye yönelik aldatmaca sözlerdir."

"YÜZDE 60 DA OY VERSENİZ DEĞİŞMEZ"

CHP Lideri Baykal, 22 Temmuz 2007 seçimleriyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. AKP'nin seçimlerden parlamento çoğunluğunu artırarak çıktığını hatırlatan Baykal, aradan geçen bir yılda her alanda büyük sorun ve sıkıntılarla karşı karşıya kalındığını söyledi ve AKP'ye yüklendi. Gelinen noktanın normal bir durum olmadığını ifade eden Baykal, şöyle konuştu:

"Seçimlerden bir yıl sonra bir iktidar bu kadar büyük oy aldığı halde, arkasında da bir iktidar deneyimi bulunduğu halde nasıl olur da 1 yıl sonra şu anda içinde bulunduğumuz tabloyla karşı karşıya kalır. Bunu gerçekten anlamak, izah etmek mümkün değildir. Bunun başarılı bir siyaset uygulamasının sonucu olduğunu iddia etmek mümkün müdür? Türkiye'nin bu noktaya gelişi, bu kadar büyük siyasi desteğe sahip olan bir iktidarın gözü önünde acaba nasıl olmuştur? Bunun doğru cevaplanması, Türkiye'nin bundan sonraki sorunlarının anlaşılması bakımından büyük önem taşıyor. Bir yılda bir ülke, seçimlerden çıkışının birinci yılında iktidar partisi kapatılma iddiasıyla Anayasa Mahkemesi'nin önünde. Türkiye siyaseti allak bullak emekli generaller tutuklu, yazarlar, çizerler tutuklu. Bir büyük dava Türkiye'yi sarsıyor. Ekonomi çok ciddi sıkıntılarla bizi karşı karşıya bırakmaya başlamış, borçlar patlamış, faizler artmış, enflasyon yükselmeye başlamış. Bu iyi bir tablo değildir. Bu tabloyu yüzde yaratmış olanlara, siz yüzde 47 değil, yüzde 60 oy da verseniz bir şey değişmez. Bu insanların Türkyönetemeyecekleri ortaya çıkmıştır."

SİYASAL YARGILAMALAR DÖNEMİ

Türkiye'nin "siyasal yargılamalar" dönemine çekildiğini ancak siyasilerin yargılanamadığını ifade eden Baykal, Başbakan Erdoğan'a yönelik dokunulmazlık çağrısını yineledi. Başbakan Erdoğan'ın, "temiz toplum" söylemlerini hatırlatan Baykal, şunları söyledi:

"Temiz toplum diyor. Temiz toplum yapacaksan önce senin elinin temiz olması lazım. Bunun açıklık kazanması lazım. Sana açıkça teklif ediyorum. Anayasa'daki dokunulmazlık maddesini değiştirmek istemiyorsan değiştirmeyelim. Parlamento'daki bütün milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldırmayalım diyorsan kaldırmayalım. Ama gel sadece senin ve benim, Tayyip Erdoğan ve Deniz Baykal'ın dokunulmazlığını kaldıralım. Sen temiz bir topluma gitmek istiyorsan önce bunu yapalım. Bu ciddi bir tekliftir, siyasi polemik olsun diye söylemiyorum. Bütün ciddiyetimle Sayın Başbakan'a bunu bir teklif olarak öneriyorum. Başbakan her lafıma cevap vermeye çalışır, haftalardır bunu söylüyorum ağzını açıp bu konuda tek kelime söylemedi. Niye kaçıyor Başbakan? Kaldıralım ikimizin dokunulmazlıklarını ve ondan sonra da Türkiye'de bir hesaplaşma olacaksa önce bizimle hesabı olanlar o hesabı bir görebilsinler. Ama sen kendi hesabını vermeden, sana sorulması gereken hesabın sorulmasına fırsat vermeden, sen toplumun saygıdeğer insanlarına karşı başı sonu belli olmayan, sağlam kanıtlara dayanmayan iddialarla bir büyük suçlama kampanyası nasıl açarsın?"

(ANKA)