"Yıl
1982. İstiklal Caddesi'nde yürüyen bir genç,
Galatasaray Lisesi'nin karşısındaki köşede bir kalabalık gördü. Yapı Kredi Kazım Taşkent Sanat Galerisi'nde... Sanat galerisinin çevresinde birçok kişi toplanmıştı. Merakla kalabalığa karıştı. 14 erkek satranç oynuyordu. Çevredeki kalabalık da dikkatle maçları izliyordu." Bu manzara, geçtiğimiz hafta İş Bankası Satranç Ligi'nde Can Yurtseven ve Engin Bolcan'ın bana anlattıklarının kısa bir özeti... Dördüncü Balkan Dostluk Turnuvası, İstanbul'un kalbinde, binlerce insanın önünden geçtiği harika bir yerde düzenlenmiş. Bundan iyi tanıtım olur mu? Üstelik turnuvayı 1984
Türkiye Şampiyonu Can Yurtseven, 13 puanla kazanmış. Hatta 'uluslararası usta' normu da almış. Balkan turnuvaları o dönemde çok zorlu turnuvalardı. Zamanında dünyada eski Sovyetler Birliği'nden sonra en çok büyükustası olan Yugoslavya, Bulgaristan ve Romanya gibi güçlü satranç ülkelerinin yanı sıra 1980'lerde atılım yapmaya başlayan Yunanistan da katılırdı.
Türkiye'deki ilk uluslararası turnuvaydı ve federasyonun devlete bağlı olmadığı dönemde olanaklar kısıtlıydı. Yıl 2008... İçlerinde Türk bir Avrupa Şampiyonu'nun bulunduğu dünyaca ünlü kadın oyuncular, İstanbul Levent'teki İş Kuleleri'nin 41. katında Atatürk Uluslararası Kadın Ustalar Turnuvası'nda oynadılar. Geleceğin dünya şampiyonu olarak görülen, 14 yaşındaki Çinli bir kız turnuvayı rahatça birinci bitirdi.
YER SEÇİMİ YANLIŞ
Turnuvada birinciliğe oynayan Türk Avrupa Şampiyonu'nun yanında, deneyimli rakiplerinden birisine karşı harika bir maç kazanan 18 yaş dünya üçüncüsü bir Türk kızı da vardı. Salonda
Türkiye Satranç Federasyonu yetkilileri, ara sıra uğrayan banka yetkilileri ve sekondantlık yapan (oyunculara yardım eden) Suat Atalık, Victor Bologan ve David Pruess'in dışında kimse yoktu. İstanbul'un en fazla trafik sıkıntısı olan yollarından birinin üzerindeki bankanın sıkı güvenlik önlemleri arasında geçerek ulaşılan en üst katına gelip maçları izlemek tam bir işkenceydi. Ben görevli olmasam herhalde gitmezdim. Dördüncü Balkan Dostluk Turnuvası ve yukarıdaki iki turnuva arasında tam 26 yıl fark var. Yeni bir örnek de
Türkiye İş Bankası Satranç Ligi oldu. Bırakın gazetecileri İş Bankası yetkililerinin bile gelmeye üşendiği 1750 metre yükseklikteki İzmit Kartepe'de oynandı.
Türkiye İş Bankası'nın sponsorluğu satrancı hayal edilemez noktalara taşıdı. Peki, ama kendi adını taşıyan ligi neden es geçer anlayamıyorum. Dikkat edin, Taksim'de İş Bankası'nın da bir kültür ve sanat merkezi var. Orada hem daha fazla seyirci olur hem de bir basın ordusu ligleri izlerdi. Demek ki tanıtım her zaman parayla olmuyor.
Yayın tarihi: 13 Temmuz 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/07/13/pz/haber,F0E672F5F3EB47B8A9BDADEF79566A25.html
Tüm hakları saklıdır.