kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Temmuz 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

"YTL'de kalmakta fayda var"

Yeni Haber
Türkiye hala dünyanın en yüksek faizini veren ülke. Bu yüzden YTL yatırım araçları cazibesini sürdürüyor.

Merkez Bankası'nın kuru baskı altında tutarak, artan talebi enflasyon vasıtasıyla düşürmeye çalıştığı bir gerçek. Büyüme oldukça önemli. Ancak enflasyonla büyümenin dengeli biçimde yönetilmesi şart.

Enflasyon, dünyadaki emtia fiyatlarından da etkileniyor. Bu gelişmeler ışığında, piyasaların henüz her şeyi görmediğini söyleyebilirim. Özellikle AKP'nin kapatılması ve sonrasında ortaya çıkacak tablonun tam olarak fiyatlanmadığını söylemek mümkün.

Türkiye'nin iç dinamikleri itibariyle yeni gelişmelere gebe olduğunu düşünüyorum. Bu süreçte yatırımcılar için ağırlıklı olarak YTL enstrümanlarda durmanın doğru bir karar olacağını söyleyebilirim. Döviz kurları oldukça ucuz. Portföylerde bir miktar döviz bulundurulabilir. Uzun vadeli yatırım yapan yatırımcılar içinse hisse senedi piyasalarında bazı kağıtların ucuz olduğu görülüyor.

(Gür Çağdaş / Garanti Portföy Genel Müdürü)


"EKONOMİ YAVAŞLIYOR, KÂRLAR DÜŞÜYOR"

Hisse senedi piyasalarında yurtiçi gerilimin yanı sıra yurtdışındaki bozulma da oldukça önemli bir etken. Artan emtia fiyatları, yükselen enflasyon ve dünya genelinde büyümedeki yavaşlama eğilimi şirket karları konusunda soru işaretlerini artırıyor. Bu nedenle yurtdışındaki karların da iyi çıkması beklenmiyor. Zaman zaman toparlanmalar olsa da, hisse senedi piyasalarında yeni gerilemeler görülebilir.

AKP'nin kapatılması olasılığının fiyatlanmaya başladığı bir gerçek. Ancak olası bir kapatma kararı ya da kapatma sinyali halinde yurtdışı borsalardan daha kötü performans sergileyeceğimizi düşünüyorum. Yatırımcıların bu tip belirsizlik durumlarında daha sakin hareket etmeleri ve yatırım yaparken çok daha temkinli davranmaları gerekiyor. 2002-2007 arasında yaşanan yükseliş dönemi sona erdi. Bu yüzden, özellikle küçük yatırımcıların profesyonel destek alması, mümkünse yatırım fonları aracılığıyla yatırımlarına devam etmesi gerekiyor. Yeni gelişmekte olan anapara korumalı fonları da tercih edebilirler.

(Alp Keler / Fortis Portföy Genel Müdürü)


"EKONOMİ SİYASETTEN DAHA ÖNEMLİ"


Yılbaşında 55 binlerde olan İMKB-100 endeksi, yüzde 40 gibi ciddi bir kayıpla 34 binlere geriledi. Bu da "Artık borsada düşüşün sonuna gelindi mi" sorusunu gündeme getirdi. Yılın ikinci yarısında benzer bir gerileme olasılığı düşük olsa da, endeks bazında kısa sürede önemli bir kalıcı yükseliş yaşanması.

Şu anda Türkiye'de enflasyon ve faizler yükseliyor, büyüme hızının düşebileceği konuşuluyor. Böyle bir tablonun hakim olduğu bir piyasada, hisse senetlerinin endeks bazında tatmin edici getiriler sağlaması pek kolay değil. Dolayısıyla, bu yaz endekste ciddi ve kalıcı bir yükseliş beklemek doğru olmaz. Kapatma davasından kaynaklanan belirsizlik fiyatlara büyük ölçüde yansımıştı. Ancak geçen hafta içinde yaşanan yeni siyasi gerginlikler ek bir gerilemeye neden oldu ve piyasaları daha hassas bir hale getirdi.

Aslında bugünkü kayıpların temelinde iç siyasi gerginliklerden ziyade olumsuza dönen genel ekonomik tablo ve yurtdışında yaşanan krizler var. Ancak beklenmedik yeni siyasi gerginlikler fiyatları daha da kötü seviyelere itebilir.

(Can Pamir / İş Yatırım Pazarlama Müdürü)


"ENERJİ VE EMTİA ÜRETEN HİSSELER CAZİP"

Siyasi belirsizliklerin devam etmesi durumunda, borsa endeksinin 31 bine kadar gerilemesi beklenebilir. Kapatma davası sonrasında yeniden tek parti iktidarının gündeme gelmesi söz konusu olursa mevcut seviyelerden 36 binlere doğru bir toparlanma yaşanabilir. Yıl sonuna kadar korunacak düşük riskli bir portföy için yüzde 50 kısa vadeli YTL mevduatı ve yüzde 50 dolar tutulmasını önerebiliriz.

Risk iştahı kuvvetli yatırımcılar, YTL mevduat payını yüzde 30'a indirip, kalan yüzde 20'lik kısmı borsada değerlendirebilir. Kalan yüzde 50'ninse dolarda değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Risk iştahı güçlü olan ve borsada yatırım yapmak isteyen yatırımcılara emtia üretiminde veya enerji sektöründe faaliyet gösteren şirketleri tavsiye ediyorum. Büyük ölçekli şirketler arasında Enka, Tekfen, Tüpraş ve Garanti Bankası öne çıkıyor. Küçük ölçeklilerdense Alkim, Parsan, Otokar, Pınar Süt, Mutlu Akü ve Sinpaş GMYO'yu beğeniyoruz.

(Özgür Altuğ/ Raymond James Securities Başekonomisti)


"ALTIN 1000 DOLARIN ÜZERİNE ÇIKABİLİR"

ABD'nin İran'a saldırma ihtimali artmaya başladı. Böyle bir gelişme halinde altın 1000 doların üstüne çıkar ve o seviyelerde kalırsa, 1200 dolarlar gündeme gelebilir. Ekonomide altının alınması için üç sebep vardır. Birincisi, kuyum sektörü için yani endüstriyel alımlar. İkincisi, değer yaratacağından ötürü yani yatırım için yapılan alımlar. Üçüncüsü ise panik halinde alımlar. Bu da ekonomik ve siyasi risklerin artması sonucu kendini gösterir.

Bugüne kadar altın ilk iki nedenden dolayı alınıyordu. Üçüncü nedenden dolayı altın alımlarının artması fiyatları çok daha yukarılara götürür. Altın ve petrolün yükselmesi doların diğer para birimleri karşısında zayıflamasına neden olur. Bu durumda euro/dolar paritesi de 1.65 seviyelerine gelebilir.

(Murat Sağman / Finansbank Private Banking Özel Bankacılık Müdürü)