F.Bahçe, Beşiktaş derbisini kazanmasına rağmen Zico'yu eleştirdiğim için bazı tepkiler aldım. Beni gazetemdeki yazılarımdan ve televizyondaki yorumlarımdan takip edenlerin artık tanıması lazım. Her zaman gözlemlediğim teknik analizleri herkesle paylaşır, karşılıklı fikir jimnastiği için ortam hazırlarım. Hiçbir zaman eleştirilerimi skora göre yapmam. Şimdi Zico'nun derbideki yanlışını masaya yatıralım. Deplasmanda şampiyonluğu etkileyen önemli bir derbi oynuyorsun, tek farklı skor avantajına sahipsin, ikinci devrenin başından itibaren Beşiktaş kontrolü ele alarak oyunu karşı alana yıkıyor.
Kezman sahada yok. Kazım ve Maldonado maç eksiğinden biraz yorgun gözüküyor ama işi idare ediyorlar . Sol kulvarda
Uğur hücuma olumlu katkı veremediği gibi defansif görevini de hiç yapmıyor. F.Bahçe'nin sol tarafı Beşiktaş'ın hücum girişimlerinin odak noktası durumunda. O tabloda bir teknik direktörün mutlaka yapması gereken hamleler var.
Kezman ve Uğur çıkacak, Semih ve AliSelçuk ikilisinden biri girecek. Ama Zico hiçbir zaman takım skor avantajına sahipken işler iyi gitmese de sakatlık olmadıkça son dakikalara kadar oyuncu değiştirmiyor. Yine aynı düşünce içindeydi. Ancak Uğur sakatlanınca, değişiklik mecburi oldu. "
Selçuk'u mu Ali Bilgin'i mi sokacak?" diye düşünürken Semih'i aldı. İnanılır gibi değil. Zico'ya son haftalarda genel eleştiriler var; madem ki Kezman'dan vazgeçmiyorsun, Semih de çok faydalı. Neden çift santrfor oynatmıyorsun? Zico'nun cevabı net:
Sahamızda da oynasak kolay rakip de olsa, benim sistemim tek forvetli, 4-4-1-1. Ancak ikinci yarının ortalarında skorda denge varsa veya skor dezavantajındaysak çift santrfora geçiyorum. G.Saray, Sevilla ve A.Gücü maçlarının ikinci yarısında gole ihtiyaç varken Zico çift santrfora döndü.
ELERSE BÜYÜK OLAY OLUR İşte bu felsefedeki bir hoca, final niteliğindeki bir derbide galipken, sol kulvarına tedbir getirmesi gerekirken, çift santrfora dönerek intihar girişiminde bulundu.
Eğer bu maçı aynı skorla Beşiktaş kazansaydı, bütün medya bugün göklere çıkardığı Zico'yu ağır biçimde eleştirecekti. Benim eleştirim ise galibiyette de yenilgide de aynıydı.
Gelelim Chelsea maçına... F.Bahçe, Chelsea'ye elenirse kimsenin söyleyecek bir şeyi yok. Ama elerse olay olacak. Bu bakımdan rakipteki stres daha fazla. Sevilla ile Chelsea çok farklı takımlar. Sevilla hücum gücü yüksek, ofansif oynayan, rakip beni düşünsün diyen bir takım
. Chelsea ise tam tersi takım savunmasını ön planda tutan, önce rakibi oynatmayan, sonra kendi oynayan bir ekip. Bu maçta F.Bahçe'ye başarılar diliyorum.
Yayın tarihi: 1 Nisan 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/04/01//haber,E6FA370A3F4F463DA6D5B14EDA0A3455.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.