kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Mart 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
BELGİN ÇOBAN
kitap

Benimle evlenir misin?

Hayır... Bu, köşem var diye, sevgilime buradan yaptığım bir evlilik teklifi değil! Yok artık! Tabii yapanları kınamıyorum, 'her seçiş bir vazgeçiş' neticede... 'Benimle evlenir misin?' bir kitap ismi. Ama kapağa bakıp hemen kafanızı çevirmeyin, öyle 'çerez' niyetine de okumaya kalkışmayın! Doğan Kitap'tan çıkan bu 'eser'de; tarihi simaların evlilik tekliflerini okuyacaksınız zira... Yedi yüzyıl boyunca yapılan 'en güzel' evlilik teklifleriymiş bunlar... Gotik dönemden Victoria dönemine, VIII. Henry'den Napolyon'a, Victor Hugo'ya uzanıyor aşk mektupları... Benim en çok ilgimi çeken ise Nietzsche'ninki oldu. Tarih 1876... "Mathilde'im, Bu akşam sen benim için bir şeyler yazıyorsun, benim de senin için bir şeyler yazmam gerek. Sana soracağım soru karşısında şok olmamak için bütün cesaretini topla: Benimle evlenir misin? Seni seviyorum ve daha şimdiden bana aitmişsin gibi hissediyorum. Hislerimin bu kadar hızlı gelişmesi hakkında söyleyecek hiçbir şeyim yok. En azından bu suç değil ve özür dilememi gerektirecek bir şey yok. Ama bilmem gereken senin de aynı şeyi hissedip hissetmediğin. Birbirimize hiçbir zaman yabancı olmadık, bir an bile! Sen de buna inanıyorsan beraberken, ayrı olduğumuzdan daha özgür ve daha iyi olacağız -daha ileri gideyim mi? Benimle devam etme riskini göze alıyor musun- özgürlük için savaşan ve hem düşüncelerinde hem de hayatın zorlu yollarında ilerleyen biriyle? Şimdi bana karşı dürüst ol ve hiçbir şey saklama... Yarın Basel'e gidiyorum. Geri dönmek zorundayım. Basel'deki adresimi de yazıyorum. Teklifime evet dersen, öncelikle annene bir mektup yazacağım. Her iki şekilde de karar verirsen mektup yarın saat 10'a kadar Hotel Garni de la Poste'e ulaşır. Bütün mutluluklar seninle olsun, sonsuza dek. Friedrich Nietzsche" Böyle bir mektup alsam, hayatta kabul etmezdim, nitekim Mathilde de benimle aynı fikirdeymiş. Bu ne kendine güvendir, bu ne 'üstün' olma durumudur, bu ne güç gösterisidir... Tabii, karşımızdaki en basit tanımla büyük 'yaşam filozofu' Nietzsche... 24 yaşında profesör olarak Basel Üniversitesi'nde ders vermeye başlayan, 'üstinsan olma' kavramı üzerine yıllarca kafa patlatan ve anlaşılabilmesi için birkaç kuşak geçmesi gerektiğini söyleyen bir düşünür... Misal; 'Böyle Buyurdu Zerdüşt'te kadın, erkek ve evlilik üzerine şu düşüncelerine bakınız... "Erkek savaş için eğitilmeli, kadınsa savaşçıyı dinlendirmek için. Gerisi deliliktir!" "Pek tatlı yemişler, bunları sevmez savaşçı. Kadını sever bu yüzden. En tatlı kadın dahi acıdır!" "Evlilik diye yaratıcılarından 'üstün olanı' yaratma istemine derim iki kişinin. Böyle bir istemi isteyenlerin birbirine duyduğu saygıya derim evlilik." Gerçi bu sözler Mathilde'e yapılan evlilik teklifinin çok sonrasında ele alınmıştır da olsun... Nietzsche, Nietzsche'dir...

Bu yazının ana fikri: Bir kitabın içinde sizi nelerin beklediğini bilemezsiniz... Helene Schen-Riesz imzalı 'Benimle evlenir misin?' kitabı sayesinde tarihi pek çok kişiliğe, dolayısıyla tarihe ve akabinde başka pek çok kitaba uzanabilirsiniz. Nietzsche'nin de dediği gibi; "Ben bilmek için yaşayan ve bir gün üstinsan yaşasın diye bilmek isteyeni severim..."