Şansal Büyüka, bir röportajında "Hıncal acımasız ve vicdansız" demiş..
"Acımasız" doğru..
Eleştirirken, babamın oğluna acımam. Düşündüğümü aynen söylerim. Herkes bilir..
Ama "Vicdansız" çok ağır bir laf.. Şansal bir eylem, ya da söylemimi göstermek zorunda "Vicdansız"lığımı kanıtlamak için. Ya da özür dilemeli..
Lig TV felaket kötü maç yayınları yapıyordu. Bu yayınları para ile satın alan bir müşteri olarak hakkımı aramaya başladım..
Eleştirilerim dikkate alındı. Yayınlar bir ölçüde düzeldi, ama hâlâ mükemmel değil.
Şansal bir gün benimle bir İngiliz maçını başından sonuna, öncesi, arası ve sonrasıyla izlerse, aradaki dağlar gibi farkı gösteririm ona.. Orada yayını izleyenlere saygıyla, buradaki adam yerine koymamayı da gözüne sokarım.
Palavrayı bıraksın. İşini iyi yapmaya baksın..
Yayına zurna gibi çıktığını dünyanın bildiği adamlarının, ağızlarına alkol koymayan Haşmet'le Hıncal'a "Ellerinde portakallı votkalar" diye saldırmasını da sahi sanmasın..
Müşterisi olmaya devam ettiğim sürece Lig TV'nin tepesinde olacak, verdiğim paranın karşılığını arayacağım.
Bu vicdansızlıksa eğer, Şansal'ın lügatında, daha da vicdansız olacağım, hiç şüphe etmesin..
Yayın tarihi: 27 Mart 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/03/27//haber,C1F21085FEF7459187172A6796169133.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.