Dün açıklanan enflasyon verileri şaşırttı. Şubat ayı tüketici fiyatları yüzde 1.29 ile piyasa beklentisinin iki katını da aştı. Geçen yılki şubat rakamı olan yüzde 0.43 endeksten çıkıp yerine yüzde 1.29'luk artış gelince yıllık enflasyon da yüzde 8.17'den 9.10'a yükseldi. Yüzde 2.11'lik artışla da yüzde 4 olan hedefin yarısını iki ayda geçtik. Her ne kadar yıl sonu için hedef yüzde 4 olsa da, Merkez Bankası'nın tahmini yüzde 5.5 düzeyinde.
-
Gıda etkiledi- Şubat ayındaki sürprizin en önemli nedeni Merkez Bankası'nın da beklediği gıdadan geldi. Mevsim koşullarının iyi gitmemesi nedeniyle gıda fiyatları yüzde 5.05 yükseldi.
-
İki ay rahat mıyız?- Şubat ayındaki bu yükselmeye karşılık mart ve nisanda baz etkisinden dolayı enflasyonda sıçrama kontrol altında tutulabilir. Kurda önemli bir artış veya hava koşullarında olumsuzluk meydana gelmezse, yıllık enflasyonda yatay gidiş veya az da olsa bir gevşeme ortaya çıkabilir. Çünkü geçen yılın mart ayında yüzde 0.92 ve nisan ayında yüzde 1.21'lik enflasyon vardı.
-
Reel getiriler negatif- Enflasyonun tahminlerin de üzerinde artması yatırım araçları getirilerini vurdu.
- Bütün faiz enstrümanları enflasyon karşısında yatırımcısını koruyamadı; getirileri negatife döndü.
- Borsada gevşek bir toparlanma gerçekleşmesine karşılık yatırım fonları geçen ayı kazançlı kapatamadı.
- En çok kazandıran yatırım aracı ise altın ve dövizdi. Yani
geçmiş ayların ve yılların tam tersine bir gelişme söz konusu oldu. Altının dünyada yüzde 5.5 düzeyinde artması yurtiçinde cumhuriyet altınına yüzde 6.02 düzeyinde yükseliş olarak yansıdı. Geçen ayı da yüzde 10.04 artışla kapatan altının iki aylık nominal getirisi yüzde 16.67'ye, reel getirisi yüzde 14.25'e yükseldi. Bu artışlarla altın son yılların en kazanımlı iki ayını geride bıraktı.
- Euro'nun artışı yüzde 4.26, doların ki yüzde 1.93'e vardı.
- Hisse senetleri arasında ise fiyat düzeyi olarak en önde giden Mali Endeks'in kaybı yüzde 2.47'ye varırken Sanayi Endeksi'nin primi yüzde 9.06 oldu. Endeksler arasında nadir görülen ayrışmalardan biri de şubatta gerçekleşti.
-
Düzeltme hareketi- Enflasyondaki bu gelişmelere karşılık yurtiçi piyasaların seyrini küresel piyasalar domine etmeye devam ediyor. Bu olumsuz enflasyon verilerinin etkisi var ama belirleyici değil.
Nitekim küresel dalgalanma dün aynı şiddetiyle sürdü ve etkisini Türkiye'de de gösterdi. Şubat ayında kısa süreli bir durulmanın ardından küresel dalgalanma yeniden şiddetlendi.
- Tahvil sigortalayan şirketlerin sermaye ve kredi notu sorunu çözülmüş değil.
- Zararların su yüzüne vuracağı yeni bir bilanço dönemine yaklaşıyoruz.
- Bölgesel de olsa bazı bankaların batabileceği en yetkili kişiler tarafından açıklanıyor.
- Ekonomik veriler beklenenden de kötü çıkmaya devam ediyor.
Buna karşılık en büyük darbeyi yiyen hisse senedi piyasalarının büyük çoğunda
fiyatlar ancak yüzde 10-15 aşağıda. Hem de tarihi rekor düzeylerinin... İkisinden biri yanlış yerde. Olan da zaten bunun düzeltilmesinden ibaret. Dünyada enflasyonun yükselişe geçmesine Türkiye de eşlik ediyor. Doların düşüşü yanında enflasyondan korunma eğilimi altın fiyatlarının 1.000 dolara dayanmasının en büyük nedeni. Altın dışarıda da kurtarıcı rolünde, içeride de.
- Sonuç- "Altının kıymeti azlığındadır." Türk Atasözü
Yayın tarihi: 4 Mart 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/03/04//haber,E60C9A1DE33D460F8226D78BE5CBA3FF.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.