IMF geçen hafta sonu yaptığı açıklamada Türkiye ile
7. Gözden Geçirme'nin onayının
"şubat sonrasına" kaldığını açıkladı. Normalde bu gözden geçirmenin geçen sonbaharda bitmesi, aralıkta 8'incisinin başlaması, martta 9'uncusu ile üç yıllık standby döneminin sonlanması gerekiyordu. Ancak henüz 7'ncisini geçemedik. Aralık ayında tamamlanan görüşmelerin ardından
Sosyal Güvenlik Reformu ve
Vergi İdaresi Reformu'nun yapılmasıyla onayın şubat ayında geleceği belirtilmişti. Sosyal Güvenlik Reformu'nun da ocak ortasına kadar Meclis'ten geçirileceği açıklanmıştı. Ancak şubat sonuna gelindiğinde bu iki konuda gelişme sağlanamadı. IMF de onayı ertelediğini açıkladı.
-
En zorlu viraj- Bu aşamadan sonra reformlar yapılır ve gözden geçirmeler, dolayısıyla standby dönemi tamamlanır mı?
Bu konuda Türkiye'nin sicili pek iyi değil ama inşallah olur.
Hükümetin IMF'yle programı yürütmesinde en zorlu virajı aslında bu reform oluşturuyor. Çünkü geniş kitleleri ilgilendiriyor ve bazı hakları geri alıyor. Kanunun çıkmasıyla uygulanması arasında altı ay gerekiyor. Bu da uygulamayı yerel seçimler öncesine getirdiğinden hükümeti isteksizliğe yöneltmiş olabilir.
-
IMF'li dönemin iki ayı- Zaten şunun şurasında mayıs ayına iki ay kalmış.
Stand-by döneminin en önemli icraatının programın en sonunda yapılması da pek rasyonel bir davranış olmayabilir. Hükümet bu açıdan da reformdan kaçınıyor olabilir. Belki IMF'ye 'güle güle' deriz veya yeni bir anlaşmaya imza atarız. Eğer ilişki bitecekse iki ay için hükümet geniş kitlelerin tepkisini çekmek istemeyebilir.
-
Hükümet isteksiz- IMF ile devam edeceksek Sosyal Güvenlik Reformu en önemli pazarlıklarından biri olmaya adaydır. Burada da iktidar partisi AKP'nin IMF ile yeni program konusunda isteksizliğini biliyoruz. Bu da gayet normal. Çünkü 1999'da başlayan IMF'li dönem 8 yıl sürdü. Belli bir yorgunluk, yıpranmışlık ile özgür kalma isteği pekâlâ olabilir. Zaten IMF'nin en büyük müşterisi olarak Türkiye kaldı.
-
Tamam mı devam mı?- Ancak ne yazık ki, IMF programının sonuna küresel dalgalanm a denk geldi.
Bu dalgalanmadan korunmak veya en az etkiyle kurtulmak için, IMF anlaşması bir zorunluluk olarak ortaya çıkabilir. Bu açıdan
hükümetin mayıs ayındaki tercihinde küresel piyasalardaki gelişmelerin seyri belirleyici olabilir. Eğer değerlendirmede küresel gelişmelerin Türkiye'yi etkilemesi bekleniyorsa IMF ile yola devam etme olasılığı yükselebilir. Aksi takdirde 17 Mayıs 2007'de onaylanan 6'ncı gözden geçirme ile IMF'li döneme 'elveda' diyebiliriz.
Sonuçta, Türkiye IMF ilişkileri bir karar noktasına geldi. En geç mayıs ayında 'tamam mı, devam mı' diyeceğiz.
-
Zorunlu kalmasak iyi- O zamana kadar da, hükümetin ekonomik reformlar konusunda yorgunluğundan veya isteksizliğinden, radikal bir icraatın çıkmasını zor görüyoruz. Yeter ki, dış koşullar Türkiye'ye IMF ile yola devam etmeyi zorunlu kılmasın.
- Sonuç- "Acı, tatlı şeyler dıştan, zorluk ise içten, kendi çabalarımızdan gelir." Einstein
Yayın tarihi: 26 Şubat 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/26//yildirim.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.