kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Şubat 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
UMUR TALU
Dipsiz Kuyu

İsyan kültürü

Bir okur dostum var.
Aslında tek yönlü değil yazılar. Sadece benim yazdıklarımı o okumuyor; onun (zaman zaman) yazdıklarını, (yoğun) okuduklarını, (sık) uyardıklarını, (hep) ülkesi üstüne düşündüklerini de ben okumaya çalışıyorum.
Henüz yazılarla tanışıyoruz ve sanıyorum, sözcüklerin yüklendiği içtenlik sayesinde de birbirimize güveniyoruz.
Ne işini, ne adını vereceğim.
Umarım bir gün ismiyle, konumuyla tanırsınız.
Önyargılıların işinden gücünden, konumundan pek beklemeyeceği bir "bağımsızlık kişilik kültürü" mevcut bana göre...
...Ve bana göre, insanın ve toplumun olgunlaşması "bağımsızlık kişilik kültürü" nün olgunluğuna, yaygınlığına bağlı.
Adalet duygusunun iki yanı; hem adil olmak hem de adil bir ortamda yaşadığını hissetmek veya yaşayabileceğini ummak da buna bağlı.
Hem kişiliğinizin bağımsızlık tutkusuna; onu besleyen akıl ve vicdanla birlikte.
Hem de toplumun ve hukukun size bu güvenceyi, güveni, umudu verebilmesine.
Bunun için, yanlış anlaşılmasın ama, "isyan kültürü" de gerekiyor.
Başına gelene de, başkasının başına gelebilene de.
Otoriter dayatmanın, tahakkümün her çeşidine.
Demokratlık, liberallik, cumhuriyetçilik, adalet, hak, hukuk, özgürlük, maneviyat namına ikiyüzlülük maskelerini tırnaklarınızla hemen her gün yırtmaya çabalayarak.
Başka tırnaklarla kenetlenmesini de bilerek belki.
İşte "okuryazar dost" um diyor ki;
"Siyasi parti, şirket, dernek veya başka ağlar, merkezler... Yelpazedeki yerleri farklıymış gibi görünseler de, hepsinde hakim zümre mantığı aynı.
Biri dinimi elinde tutuyor, biri cumhuriyetimi, biri milliyetimi...
Peki
siz kimsiniz!
Sizin belirlediğiniz kalıplar içindeki kadar özgür, Müslüman, cumhuriyetçi, milliyetçi, demokrat, zengin, fakir, avam, elit vesaire olacağım?
Dinimi, milliyetimi, cumhuriyetimi, mahallemi ve tabii hepsi adına baskıları sahiplenenlerden kurtulmak istiyorum."
Bireyler ve topluluklar, kendinden gördüklerinin otoriter, baskıcı, dayatmacı, tahakkümcü, özünde özgürlük karşıtı, haklara dair içten pazarlıklı, ikiyüzlü boyalarını da kazıdığı gün;
Aynı gibi duranlar içlerindeki otoriter zümrelerin hakimiyetini; düşman ya da farklı görünenler ise ortak ezilmişliklerini, tahakküme maruz kalmışlığı fark ettiklerinde, "adaletsizliğe, haksızlığa isyan kültürü" yle birlikte, başka bir şey mümkün!