Bir tıp fakültesi hastanesinde yatan babamın kullanması gereken ilaç, hastane eczanesinde yokmuş. Dışarıdan reçeteyle alınması da yasaklandığı için 4 gündür ihale yapılmasını bekliyoruz. Babamın tedavisi aksadı. Hastanede olmayan ilaçların, hasta yakınlarınca temin edilmesinde ne sakınca var? Ayşe B./İstanbul
Yatarak tedavi görmekte olan hastaların ilaçları, hastane eczanesinden karşılanmaktadır. Bu ilaçların zamanında ve güvenli olarak verilebilmesi, maliyetin düşürülmesi ve suiistimallerin önlenmesi bakımından gereklidir. Bir hastanede, her gün yüzlerce hasta için binlerce ilaç kullanılmaktadır. Bunların ihale usulüyle, mevzuatın öngördüğü açıklık içerisinde ve rekabet ortamında, en ucuza ve en uygun koşullarda temin edilmesi en doğru yoldur. Aksi durumda, kimi kişi veya şirketlerce, şaibeli yöntemlerle ve daha pahalı olarak hastalara satılması söz konusu olabilir.
HERKES ZAN ALTINDA
Örneğin; bir klinikten çıkan veya bir hekim tarafından reçete edilen ilaçların, sürekli aynı eczaneden temin edilmesi gibi gariplikler gözlenebilmektedir. Bazı kötü niyetli kişilerin, belirli firmalarla kişisel menfaat karşılığında yasal ve etik olmayan ilişkiler kurdukları dile getirilmektedir. Bu tür söylentiler sadece suçlularla sınırlı kalmamakta; hasta bakıcı ve hemşirelerden hekimlere kadar, tüm sağlık çalışanları, bu konuda töhmet altında bırakılmaktadır. Hastaya kullanılacak olan stent, protez gibi ilaç dışı tıbbi malzemeler için de durum benzerdir. Bazı özel şirket elemanlarının, hastane koridorlarında hasta ve reçete avına çıkmaları ile filan marka-model malzemeyi, filan işletmeden almak üzere yönlendirilen hasta ve hasta yakınlarının can havliyle tıbbi malzeme temin etmek için koşuşturmaları, etik duyarlılığı olan herkesi rahatsız etmektedir. Yatan hastaların ilaç ve tıbbi malzemelerinin hastane tarafından karşılanması zorunluluğu, bu tür manzaraları ortadan kaldıracaktır.
ÖZÜNDE BİR SORUN YOK
Bu uygulamayla hasta ve hasta yakınları, çoğu zaman sosyal güvenlik kurumunun karşıladığı bedeli aşan malzeme için, fiyat farkı ödemek zorunda kalmayacaktır. Doktorlarla, eczaneler ve tıbbi malzeme firmaları arasında gizli çıkar ilişkisi olduğuna dair iddiaların rasyonelliği kalmayacaktır. Hekimler, kalitesine güvendikleri ilaç ve tıbbi malzemeyi, ihale yöntemiyle en uygun fiyata, kurumlarına aldırtabilecekler ve güvenmedikleri malzemeyi hastalarına uygulamak zorunda kalmayacaklardır. Hastaneler, yaptıkları bu harcamaların karşılığını, üzerine kârlarını ekleyerek sosyal güvenlik kurumundan geri alabileceklerdir. Ancak, uygulama öncesi gerekli hazırlıkların kurumlarca tam yapılamaması; uygulayıcıların yeni durumda neyi, nasıl yapacaklarını bilememeleri; yöneticilerin hareket kabiliyetini sınırlayan mevzuat ve bürokratik engellerin yeni duruma uygun şekilde değiştirilememesi gibi nedenlerle, hizmette aksamalar olabilmektedir. Bunun sonucunda, hastaların sağlığı riske girebilmektedir. Kuşkusuz bu durum, söz konusu uygulamayı yanlış kılmaz. Yaşanan sorunlar ve sağlık kurumlarından alınan geri bildirimler gözden geçirilmeli ve buna göre söz konusu uygulama, pratiğe uygun hale getirilmelidir. Özü itibariyle doğru olan bu uygulamadan vazgeçilmemelidir.
Hasta haklarıyla ilgili sorularınızı SMS (cep telefonu mesajı) yoluyla 4122- ETU'ya iletebilir ya da 'saglik@sabah.com.tr' mail adresine yazabilirsiniz. Ailenizin doktoru sizin için yanıtlayacak.
Yayın tarihi: 4 Şubat 2008, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/04/gny/haber,25496ED2604F4BCA88207C8C466C3932.html
Tüm hakları saklıdır.