EA
yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder.
SMS:
?EA
Sigara içmek ahlaksızlık mı?
Hatırlarsınız: Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan takvimlerde, Atatürk'ün fotoğraflarından sigara silinmişti.
Ben de "Tarihi tahrif ediyorsunuz... Onun yerine Atatürk'ün sigarasız fotoğraflarını kullanın..." demiştim.
Bunun üzerine Bakan Ertuğrul Günay aramış ve "Bizi mazur görün" diyerek müdahaleyi savunmuştu. Doğru bir iş yaptığını düşünüyordu. Madem ki gençleri sigaradan uzak tutacaktık, o halde Atatürk'ün sigarası elinden alınabilirdi.
Düşündüm: Nasıl oluyor da... Bir yandan tarihi mirasa sahip çıkanlar... Aynı anda bu mirası zedeleyebiliyor? Böyle bir çelişkiyi, zihin ya da vicdan nasıl kaldırıyor?
ABD'deki Harvard Üniversitesi psikologlarından Steven Pinker'ın New York Times gazetesi için kaleme aldığı makalede bazı ipuçları buldum.
Pinker, meslektaşı Paul Rozin'in bir araştırmasına atıfta bulunuyor. Rozin zaman içinde bazı davranışların "ahlaki" hale getirilirken, bazılarının ahlakın alanından çıkarıldığını söylüyor.
Son yıllarda "ahlakileştirilen" davranışlarından biri de sigara tiryakiliği... Eskiden bir insan, hoşlanmadığı için ya da sağlığını korumak amacıyla sigara içmezdi. Yani sigara kişisel bir "tercih" meselesiydi.
Derken dumana maruz kalanların da sigara içmiş kadar etkilendiğine ilişkin bulgular ortaya çıktı.
Bu bilginin yayılmasıyla birlikte... Sigara içmek, tercih meselesi olmaktan çıktı ve bir "ahlaki sorun" haline geldi. Yani, başkalarının olduğu bir mekanda sigara içmek, "ahlak-dışı" bir davranış olarak kabul edildi. Çünkü tiryaki, ötekine kötülük ediyordu!
"Kötülük" de, hem dinden kaynaklanan, hem de dünyevi (seküler) ahlakın bir meselesiydi.
Böylece bir "kültür" oluşmaya başladı. Rozin'in de altını çizdiği gibi: "Tiryakiler horlandı... Sigaralı fotoğraflar ve resimler sansürlendi... Sigara dumanının değdiği nesneler kirlenmiş addedildi..."
Ahlakın alanına dahil edilince... Sigara içmek, günah işlemek gibi bir şey oldu: "Erdem-dışı", "iffet-dışı" bir davranış haline geldi.
İşte Atatürk'ün elindeki sigarayı silenlerin vicdanı bu yüzden sızlamıyor: Sigarayı, "tercihten" çıkarıp ahlakın alanına dahil ettikleri için... Tarihi tahrif etmeyi de "doğru" bir davranış olarak görüyorlar.
Peki bunu yapanlar... Yani Atatürk'ün elindeki sigarayı silenler (ki çoğunluğu Kemalist-Atatürkçü ya da en azından "çağdaşlaşmacı" kişiler)... Olayı "ahlakileştirdiklerinin" farkında mı?
Bilmiyorum. Ama yaptıkları bu!
Bazı okurlarımız ahlakın alanından "çıkarılan" eylemleri de merak etmiştir. Ona da değinelim...
Psikolog Paul Rozin (tabii ABD için) şu örnekleri veriyor: "
Boşanma...
Birlikte yaşama...
Kadının çalışması...
Marihuana kullanmak...
Eşcinsellik..."
Bizde ise bin bir türlü tartışma, alt alta üst üste sürüp gidiyor. Mesela bir din görevlisi geçenlerde (erkek) cemaate "
Karılarınızın çalışmasına izin vermeyin, çünkü çalışan kadın aldatır" dedi.
Aslında
ilginç bir müdahaleydi bu: Kadının çalışmasını ahlakileştirerek engellemeye uğraşırken... "Dini" değerlere değil... "
Aldatılmak" gibi "
dünyevi" bir korkuya dayanıyordu.
Acaba yaptığının farkında mıydı?
Yayın tarihi: 17 Ocak 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/17//haber,67A1CE9F82714A8B85E67B98F3C6E877.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.