kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Ocak 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
NAZLI ILICAK

301 kaldırılmalı

301. madde, tamamen kaldırılmalı mı? Yoksa değiştirilmeli mi? Ben şahsen, "kaldırılmalı" diyenler arasında yer alıyorum. Ne kadar değiştirirseniz değiştirin, bu maddenin düşünceyi sınırlayıcı hükümlerinden kurtulamazsınız. Dengir Mir Fırat, çok güzel ifade etmiş: "Bu madde olmasa, kurumlara hakaret serbest mi kalacak?"
Türk Ceza Kanunu'nda zaten "hakaret" suç. Ama bazı özel kurumlara (TBMM, hükûmet, silâhlı kuvvetler ve emniyet teşkilâtı, yargı organları) hakareti "ayrıcalıklı" bir suç haline getirirseniz, "koruma zırhı" kalınlaşır ve aynı ölçüde fikir hürriyeti darbe yer.
DTP Mardin milletvekili Ahmet Türk, partisi, Genelkurmay Başkanlığı tarafından 30 Ağustos törenlerine davet edilmeyince, "Bu bölücülüktür" demişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, " devletin askeri teşkilâtını alenen aşağılamak" iddiasıyla düzenlediği fezlekeyi Meclis'e yolladı. Türk'ün "eleştiri sınırlarını aştığını" iddia etti.
Görüldüğü gibi, 301'de takdir hakkı bir hayli geniş bırakılıyor.
301'den dava açılmasının Adalet Bakanlığı'nın iznine bağlaması da derde derman değil. Yukarıda verdiğimiz örnekten yola çıkalım. Ahmet Türk milletvekili olmayıp da, dokunulmazlığının kaldırılması için TBMM kararı gerekmeseydi, bir yandan, Genelkurmay Başkanlığı, dava açılması için Adalet Bakanlığı üzerinde baskı yapacaktı. Öte yandan, bir takım insanlar veya sivil toplum kuruluşları ve siyasi partiler "düşünce özgürlüğü var, izin verme" diyeceklerdi.
Adalet Bakanlığı'nın iznine bağlayarak da, mahkûmiyet yılını indirerek de sorunu çözemeyiz. Ama, milletvekilleri 301. maddeyi toptan kaldırmaya yanaşmayacaktır. Çünkü, aynı madde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ve hükûmeti de alenen aşağılamayı suç sayıyor. Dolayısıyla 301, aynı zamanda milletvekilleri ve hükûmet üyeleri için de koruma zırhı oluşturuyor.
301. madde siyasi etkilere açık bir düzenleme. Hatırlarsınız, Hrant Dink de bu maddeden yargılanmıştı. Dink, 6 Şubat 2004 tarihli Agos gazetesinde, "Sabiha Hatun'un gizli sırrı" başlığıyla, Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen'in, yetimhaneden alınmış bir Ermeni olduğunu yazmıştı. Vilâyete çağrılıp, dikkatli olması istendi. 301'e dayanılarak Kemal Kerinçsiz ve arkadaşlarının müracaatı üzerine açılan "Türklüğe hakaret" davası hemen bu olaydan sonra devreye girdi.
Kısaca 301'i kaldırmak kolay değil. Çünkü kökü çok derinlerde.