Tüketim artışı Merkez'in elini zayıflatır

Ekonomik büyümenin frene basması, enflasyonist baskıları azaltacağı için Merkez Bankası'nın perşembe günü yapacağı Para Piyasası Kurulu toplantısında 50 baz puan faiz indireceğine dair beklentileri güçlendirdi. Ancak, dayanıklı tüketim maddelerinin yüzde 5, yarı dayanıklı tüketim maddelerinin ise yüzde 9 büyümüş olması bu görüşlere set vurdu. Tüketim maddeleri büyümesi Merkez Bankası'nın enflasyonu iç talep yönünden artıracak rakamlar olduğu için faiz indirimi konusunda Merkez'in elinin güçlendiği tezi sekteye uğruyor. Diğer taraftan özellikle üçüncü çeyrek büyüme rakamlarının her yıl oynak olması da son çeyrekte bir düzeltme olacağı tahminlerini de güçlendiriyor. Özel sektör yatırımlarının düşmüyor olması ise azalacak olan iç talep ve enflasyonist baskıları azaltacağı için Merkez'in elini güçlendiren etkenler arasında sayılıyor. Ancak ekonomistlerin ortak görüşü cari açığı yüksek Türkiye'nin büyümeye devam etmesi gerektiği. Aksi halde global piyasalardaki dalgalanma ile dışarıdan sağlanacak olan likiditenin de zor olması ülkede cari açığın finanse edilmesinde Türkiye'yi zor durumda bırakabilir.

FAİZ İNMELİ EKONOMİ BÜYÜMELİ
Uzmanlar, dünya ekonomik küçülmesini de dikkate alarak önümüzdeki dönemde petrol ve gıda fiyatlarında düşüş beklendiğini bu nedenle Merkez'in enflasyonist kaygıları bir kenara bırakıp büyümenin sağlanması için faiz indirimine devam etmesi gerektiği görüşünde. Beklenen faiz indirimi tutarı ise perşembe günü 50 baz puan, bundan sonraki aylar içinse 25 baz puan. Uzmanlar Merkez'in mart sonuna kadar 1.25 puanlık bir indirim yapmasını öngörüyor. Bu ise Hazine bonosu faizlerinde özellikle orta vadeli kâğıtlarda faizin aynı miktarda inmesi beklentisini beraberinde getiriyor. Analistler dövizde ise ABD'de faiz indirimleri devam etmesinin de etkisiyle TL yatırımların daha avantajlı olmaya devam edeceğini belirtiyor. Dövizin en azından yukarı gitme olasılığının çok az olduğunu tahmin ediliyor.