Dünyanın herhangi bir ülkesinde giyimi, teninin rengi farklı, kaçak ürkekliği içinde 85 kişi bir araya gelse fark edilir.
Üstelik o ülkenin üçüncü büyük kentinin en çarpıcı semtinde bir araya gelmişlerse mutlaka fark edilir.
O 85 kişi, araçlara binip bir ilçeye gidiyorsa da fark edilir.
PKK'ya karşı kuş uçurtmayan istihbarat servisleri
"Bizden gitsinler de ne olursa olsun" anlayışında değillerse, fark edilmemeleri mümkün değildir.
Bir ilçede 85 kişi tekneye binip sonu belirsiz bir yolculuğa çıkarılabiliyorsa, elbette o insanları doğup büyüdükleri topraklardan göçe zorlayanlar sorumludur.Filistin'i bir esir kampı gibi gören İsrail de sorumludur, Irak'ın ırzına geçen Amerika da sorumludur. Ama bu insanları gözü paradan başka bir şey görmeyen ve sonu ölümle bitecek bir yolculuğa çıkmasına göz yuman Türkiye de sorumludur.
Derme çatma bir teknede yüzme bilmeyen 85 insanın, kış soğunda tek başlarına bu yolculuğa çıkarılması katliamdır.
Sorumlularının bulunup
"kasten adam öldürmekten" yargılanması gerekir.
Bu yetmez.
Bu insanların böyle bir yolculuğa çıkışını haber alamayan veya almış olsa da umursamayan, görevini ihmal edenler de aynı suçtan sorumludur. Yasadışı yollardan da girmiş olsa, bu topraklardaki her insan bizim sorumluluğumuzdadır.
Canları, malları, namusları bize emanettir.
İnsanlığın birinci koşulu budur.
Ege Denizi'nde boğulan bu çaresiz insanların ayıbı bizim üzerimizdedir.Hiç olmazsa sorumluları bulup cezalandıralım ki, utancımız biraz azalsın.
Yayın tarihi: 11 Aralık 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/12/11//babahan.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.