Erol Günaydın bir süre önce dönem komedyenlerini siyasi hiciv yapmadıkları gerekçesiyle eleştirmişti. Bu görüşlere önce Ferhan Şensoy'dan destek geldi, ardından da Genco Erkal'dan. "Siyaset sanatın görevidir. Ancak kim yapacak?" diye soruyor Genco Erkal. Haklı. Siyasetten uzak bir kuşak yetişti çünkü. Ama! Ama, yaptıkları işin dışında söyleyecek sözü olanları bile kabul edemiyor birileri. Bunu da düşünmek gerek. Örnek mi? Hatırlayın, geçtiğimiz yıl Hülya Avşar SABAH'a bir mektup ulaştırmıştı şehitlerimizle ilgili...
"Yazıyorum, çünkü artık ateş düştüğü yeri yakmakla kalmıyor, yavaş yavaş her yere sıçrıyor. Benim, anne olarak yüreğim böylesine acırken, o ateşlerin düştüğü yeri; o anaların yüreğini düşünün; O elleri öpülesi şehit analarının yüreklerini; Günlerdir gözüme uyku girmiyor. Hiçbir şeye konsantre olamıyorum" demişti. Hülya Avşar bu ülkenin en önemli figürlerinden. Ağzından çıkan bir laf günlerce yazılı ve görsel medyada yer alıyor. Bir kamuoyu oluşturabilir yani. Ama bu laflar Avşar gibi popüler bir figürün ağzından çıkınca; nedense kabul görmüyor, hatta küçümseniyor. Hatırlayın, "Sus be kadın" eleştirilerini. Sanatçıların bırakın politik görüşlerini, hayata dair görüşlerini açıklamalarına bile tahammül edemeyen birileri var bu ülkede... Önce o kafaların değişmesi gerekiyor.
Yayın tarihi: 4 Aralık 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/12/04/gny/haber,6F001532819444169049E6FF0E2C7117.html
Tüm hakları saklıdır.