İlhan Mansız’ın ‘Buzda Dans’ yorumu: Buz üzerine ilk çıktığım zaman fazla keyif alamadım. "Buraya neden geldim" dediğim çok oldu. Ama kendimi geliştirdikçe keyif almaya başladım.
İlk adımı hep kadınlar attı!
'Buzda Dans'ta yarışan eski futbolcu İlhan Mansız'dan itiraf: Hayatımda bir kadın için ilk adımı attığımı hatırlamıyorum. Gerçekten hoşuma giden birine nasıl davranmam gerektiğini bilemiyorum!..
Yaşadığı sakatlıklar ve geçirdiği trafik kazasının ardından futbolu bırakma kararı alan İlhan Mansız, kendi tabiriyle 'futboldan sonraki gerçek hayatı'nı yaşamaya başladı. Şimdilerde 'Buzda Dans' yarışmasının en başarılı finalisti olan Mansız; aşk ve hayata dair görüşlerini Hülya dergisine anlattı.
* Futbol defterini zorunlu olarak kapattım ve hayatımda yeni bir başlangıç yaptım. 32 yaşımdayım ve hayattan daha çok keyif almaya başladım.
* Futboldan uzak kaldığım dönemlerde daha çok kendimle ilgilendim. Beni sevenlere vakit ayırdım ve gerçek hayatın, futboldan sonraki hayat olduğunu gördüm.
BİR GECELİK AŞKLARIM OLUYOR
* Yeri geldiğinde ukala olabilen mütevazı bir insanım. Genellikle içime atarım ve artık en son noktaya geldiğinde reaksiyon gösteren bir yapım var. Özel hayatımda çok sakinimdir. Huzuru severim ve düzenli bir hayatım olsun isterim.
* Çapkın değilim; kolay ilişkiye giremiyorum. Eskiden de öyleydim ancak şimdi belli bir yaşa geldiğim ve çocuk sahibi olduğum için daha dikkatli olmam gerektiğini düşünüyorum. Sağlam temeller üzerine kurulu ilişkiler arıyorum. 'Bir gecelik ilişkilerim olmuyor' dersem yalan olur ama adı üzerinde; bir gecelik ilişki!
* Yanımda hiç manken görmediniz, görmeyeceksiniz de. Özel hayatımı çok kendi içimde yaşamayı sevdiğim için açıkçası manken camiasından biriyle birlikte olmak istemem. Tabii ki bu yönlü teklifler ya da talep oluyor.
* Kendini beğenmişlik gibi olmasın ama kadınlar tarafından hep talep edilen biriydim. Hayatımda bir kadın için ilk adımı attığımı hatırlamıyorum. Gerçekten hoşuma giden birine nasıl davranmam gerektiğini ise bilemiyorum.
* Kadında fizik önemli ama güzellik göreceli bir kavram. Hayatımda genellikle sarışın kadınlar oldu ama benim için önemli olan sarışın ya da esmer olması değil, gözleri. Renkli gözleri varsa büyük avantaj!
* Düzenli spor yapan kadınlar ilgimi çekiyor ama olmazsa olmaz bir özellik değil elbette. Ne çok kilolu, ne de çok zayıf olmalı. Bir de kadının doğal olması gerektiğini savunanlardanım. Fazla makyajdan hoşlanmıyorum.
* Hayattan keyif alan ve benimle aynı bakış açısını paylaşabilen insanı yakalamak önemli. Her şeyi beraber yapmamız gerekmiyor ama ortak yönlerimiz de olmalı.
'NASIL KURTULURUM' DİYORUM
* Türk kadınlarının ilişkide çok fazla beklentisi olduğunu düşünüyorum. Mesela erkek geç gelirse, kıyamet kopuyor. Bakıma çok fazla zaman ayırmaları da benim çok hoşlandığım bir durum değil. Hediyeye çok önem veriyorlar ve Bütün bunlar bana çocuk oyuncağı gibi geliyor.
* En uzun süreli ilişkim iki yıl sürdü. O da çocuğumun annesi Nina'yla yaşadığım birliktelikti. Benim çabuk sıkılan bir yapım var. Bazen biriyle tanışmayı çok istiyorum ama iki-üç gün sonra "Nasıl kurtulurum?" diye düşünüyorum.
* Türkiye'de insanlar çocuk olduğunda evlenmek zorunda hissediyor kendini. Çoğu kişi benim Nina ile evlenip boşandığımı düşünüyor. Biz evlenmedik ama çocuk elbette ki benim soyadımı taşıyor. Futbol sonrası yeni bir hayat planlamaya çalışıyorum. Bu yüzden evlilik şu günlerde çok çok uzak!
Yayın tarihi: 5 Kasım 2007, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/05/gny/haber,17DD6E387E7E4BF2BA4A712EB1D9F253.html
Tüm hakları saklıdır.