Kumarhane reklamı?

Olgar Ataseven'in eleştirisi, 14 Ekim tarihli Pazar Sabah ekinde yer alan, Kumara VIP Tur başlığıyla neredeyse tam sayfa yayınlanan haberröportajla ilgili.
Abdurrahman Şimşek imzalı haberröportaj beş parçalı.
Başlığın hemen altında yer alan ilk parçada "kumarhaneler kralı" Sudi Özkan'ın Bulgaristan'da yoğunlaştırdığı yatırımlar anlatılıyor.
Şimşek, Bulgaristan sınırı yakınlarındaki Svilengrad'da bulunan kumarhaneyi haber amaçlı ziyaret için başvurusunu ve bununla ilgili gelişmeleri de anlatmış burada.
İkinci parçada birkaç kumarhane müşterisiyle İstanbul'dan başlayan "VIP yolculuğu"na yer verilmiş. Diğer parçalarda "cankıt" denilen aracıların, Türk kumarhane müdürünün görüşleri ve Sudi Özkan'ın dünyadaki yatırım bilançosu aktarılıyor.

'Yakışmadı'
Bol bol da fotoğraf var. Emek verilmiş, çalışılmış bir röportaj...
Gelelim Ataseven'in eleştirisine:
"Konusu Sudi Özkan'ın kumarhane hizmetleri olan yazınızın bu şekilde yer almasını eleştiriyor ve toplumsal sorumluluğu olan Sabah gibi bir kuruma pek yakıştıramadığımı belirtmek istiyorum. Bunun için dayanak noktalarım şudur: 1) Sudi Özkan devlete trilyonlarca vergi borcu olan ve mafya ile ilişkileri yüzlerce kez gazetelerde haber yapılan bir kişi. Yani topluma örnek olacak bir kişi değil, 2) Kumar ülkemizde yasal değildir. En önemlisi, özendirilecek bir yaşam biçimi de değildir. 3) Bu haberde hem kumarbazlığın, hem kumarın hem de Sudi Özkan'ın bedava reklamı yapılmakla kalınmıyor, ciddi şekilde insanlara yol yordam öğretiliyor. Tarafınızdan tek rezervasyon alınmadığı kalıyor.."
Eleştirileri Abdurrahman Şimşek'e aktardım.
Cevabı şöyle:
"Türkiye'den grup grup insanın Bulgaristan'a VIP turuyla götürülmesi bir haberdir. Biz böyle baktık. Başka birçok gazetede aynı gün benzer haberler de çıktı. Böyle turlar düzenleniyor. Pek belli etmeden insanları götürüyorlar. Ayrıca aldığım bilgilere göre Sudi Özkan'ın şu anda devlete herhangi bir vergi borcu yok. Türkiye'ye rahatça girip çıkıyor. Bu açıdan eleştirilere katılamıyorum."
Yorum:
Değerlendirmeyi birkaç noktada toplayalım.
- Kuzey Kıbrıs gibi, Bulgaristan ve Yunanistan'a da Türkiye'den kumar düşkünü insanlar gidiyor. Bu bir olgu. Özel turlarla gidilen kumar gezileri de haber değeri taşımakta. Bu açıdan, röportajın yayımlanmasında bir sorun yok.
- Özendirici mi? 'Reklam' mı? Buna kesin 'hayır' demek güç. Kumarın Susurluk kazası ardından yasaklandığı, karanlık ilişkilerin olduğu vs. yazılmış, ama kumarın tehlikeli, riskli yanlarına değinilmemiş. Nasıl ki sigara paketlerinde "bu sizi öldürebilir" yazıyor, bu tür röportajların bir yerine kumarın hayat karartıcı yanları da eklense daha dengeli ve sorumlu olurdu. Ama daha ötesi beklenemez: SABAH bireysel özgürlükleri ve tercihleri oldum olası savunagelen bir gazete.
- Sudi Özkan'ın kişiliği ve geçmişi ile ilgili bilgiler röportajda yetersiz. Bir bölümde belki "Avrupa'nın yeni kumarhanecisi" bölümünde okurun andığı vergi borcu davaları ve Özkan hakkındaki iddialar da sıralanabilirdi. Madem habere geniş yer ayrılmış, okurlara bilgileri her yönüyle vermek gerek.
- Abdurrahman Şimşek imzalı ana haber parçasında, son bölümlerde, "Şimşek de şöyle yaptı, böyle başvurdu" tarzı bir anlatım var. Düzgün olmamış; keşke tüm metni Şimşek birinci tekil şahıs yazsaydı. Ayrıca tüm röportajda tashih hataları var.