'Maymun minareden taş yağdırdı'

"Teyzem Koko Paşa isimli bir maymun getirdi bize. Yanında bir sandık dolusu elbisesi vardı. Paris'teki otellerdeki valelerin giydikleri kıyafetler, fesli Arap kıyafetleri. Biz de her gün bir kıyafet giydirip maymunla oynardık. Sonra birgün maymun herhalde sıkıldı bizden ve haremden kaçıp selamlığa gitmiş. Selamlık da tam tekkenin kapısının yanındaydı. Caminin minaresi de oradan yükselirdi. Koko Paşa gizlice minareye tırmanmış bir gün. Üzerinde artık hangi kıyafet varsa, bahçeden topladığı taşları eteğine doldurmuş. Minarenin şerefesine çıkmış ve tam namaz vakti, bütün dua edenler eğilip secde yaptıklarında Koko Paşa eteğindeki taşları boşaltıvermiş. Dayım da namazdaymış, hayretler içinde kalmış, 'gökten taş mı yağıyor!' demiş kendi kendine. Sonra maymunu görmüşler ve Suriye'de kıyamet kopmuş. Bu olaydan sonra eline bohçasını tutuşturup onu bir Fransız komisere verdiler. Koko'nun arkasından çok ağladık..."