İLİŞKİLİ HABERLER
'Gazeteler hatıra defteri değil'
'Gazeteler hatıra defteri değil'
RAGIP DURAN (GS Ü. Öğretim Üyesi, Gazeteci)..
"Gazeteci, editör, muhabir, yazar haberde, söyleşide, yazısında merkeze neyi koyacak, haber yapılması gereken olaya hangi perspektiften bakacak? Gazeteciliğin kamu çıkarını kollamaktan vazgeçip metalaşmaya başladığı son 20- 25 yıldır gerek akademik gerekse mesleki alanlarda tartışılan soru bu. Muhabirin ölümü ve gazetecinin toplumdan uzaklaşmasının sonucunda gazeteci, en iyi bildiği ve neredeyse tek konuyu gazete sayfalarına taşımaya başladı: Bizzat kendisi! Gazeteci gerçek peşinde koşan bir çalışan olmaktan çıkıp haber öznesi/nesnesi haline geldi. Ciddi habercilik, medyada muhalefetin yıpranması ve iktidara endekslenme sürecinde ayrıca da bireyselin kamusala baskın çıkmasıyla puan kaybetmeye başladı. Eskiden 'ben' sözcüğünü kullanmaya tenezzül etmezdi gazeteciler. Çünkü gazetecilik kolektifi ilgilendiren bir uğraştı. Ama artık kimi gazeteciler muayyen günlerini, hamileliklerini, lohusa şerbetlerini, kocalarını, karılarını, yedikleri yemeği, evlerini, arabalarını kısacası özel hayatlarını haber, söyleşi, yazı konusu yapıyor. Söyleşi yapılan kişilerle çekilen içli dışlı fotoğraflar da cabası. Gazetecilik kurumu da artık özelleştirildi maalesef. Ortada bir yanlışlık var: Kimileri gazete sayfasını hatıra defteri sanıyor."
İLİŞKİLİ HABERLER
'Gazeteler hatıra defteri değil'
Yayın tarihi: 7 Ekim 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/10/07/pz/haber,17E21ABC6BB64DC4BF22BC2BCF5B9786.html
Tüm hakları saklıdır.