- Şu an 7 Ekim 2007 - Pazar tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
- Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »
kapat
Ayşe Arman gazeteciliği
"Kendisiyle kişisel ilgim olmadığı halde, regl günlerini, hangi tip orkid kullandığını ve sutyen markalarını bildiğim kadın," diyor onunla ilgili cümle kuran hemen herkes. Kimileri onun bir gazeteci olmasından çok, bir proje olduğunu düşünüyor. Herkes onun Adanalı, yarı Alman ve Tarsus Amerikan'da okuduğunu, sevgililerini, kızını, sevişme pozisyonlarını biliyor. Aldığı mastürbasyon aletinden tutun da, köprü trafiğinde direksiyonda mastürbasyon yaparak beklemesine kadar birçok ayrıntıyı da. Yalçın Küçük'e bile 'Sevişmeyi bilmiyor, öyle Dubai'lerde büyük yataklarda olmaz bu iş,' dedirtecek kadar gündemin ta kendisi. Hülya Avşar'la da polemik yaptı, Perihan Mağden'le de. Hıncal Uluç onu Türkiye'de yaşamadan ülke insanının nabzını tutmaya çalışmakla eleştirdiğinde de, Oray Eğin ona 'sıradanlaştı' dediğinde de onlarla atışmaktan geri durmadı. Hasan Pulur 'un onun için söylediği, "Bunların arasında en sivrisi ama en boşu değil," sözü ise hâlâ akıllarda.